MİLLİ İRADEYE SİTEM

AKP’nin 13 yıllık iktidarlık döneminde seçmene yani milli iradeye neleri vaat ettiğini seçmen ya unuttu ya da olup bitenlerin ne olduğunun farkında bile değil.

Kalkınmış bir ülke vaat ettiler.

“Bu ülkede fakir kalmayacak, sınıf ayırımı olmayacak, her vatandaş birinci sınıf vatandaş olacak, yolsuzlukla, yoklukla ve yoksullukla mücadele edilecek” dediler.

Bu muhteşem yüzyılın “inkişafi”leri önce sınıf ayırımı yaptılar. Ağaoğulları, Paşaoğulları, Beyoğulları bilmem ne oğullarını çoğalttılar.

Bu oğul oğullarını mega projelerin ihaleleri ile besleyip maddi olarak, finans olarak adeta obez hale getirdiler.

İşte birinci sınıf vatandaş ya da “yatan-daşlar” yattıkları yerde büyük kapital sahibi, sektör sahibi oldular.

Bu çıtanın tepe noktasına yakın olanlar -yakın olanlar diyorum- zira en üst tepe noktası olan zirvede kimlerin gizli ya da aşikâr olduklarını dünya âlem biliyor, tepenin alt noktasına gelince kendi edebiyatlarında “garip gureba” diye adlandırdıkları sınıfa makarna, kömür dağıttılar.

Gittikçe ekonomik olarak beter oluyorlar. Şimdi seçim meydanındaki vaatlerini hatırlayın, bir de icraatlarına bakın.

Siz ey değerli milli irade, tüm bunlara rağmen bu muhteşem beylere % 41’lik oy verdiniz.

Vermiş olduğunuz % 41 oy, yerini buldu mu? Pişman edildiniz mi?

Oylarınızı bilmem ki helal ediyor musunuz?

1 Kasım 2015’te yine bu yolsuzlukla, yoksullukla, yokluklarla çok çok güzel mücadele eden ve mücadeleyi kazanan, garip gurebayı gözetleyen ve kollayan, ücretlilere, emekçilere, emeklilere % 3 zam veren, üstelik 13 yıl boyunca güya enflasyona ezdirmeyenlere oy verecek misiniz?

Celladına aşık olma” misali cevabınız “evet” ise anlarım ki ülkücülerin “ya sev ya terk et” sloganı boşuna söylenmemiş demektir.

Terk etmenin zamanı gelmiş de biz farkında değilmişiz.

Yok, cevabınız “asla” ise anlarım ki deneme yanılma yoluyla taş kafayı kırınca, akan kanı görünce gerçek anlaşılmış demektir.

Refah bir Türkiye yaratamadılar. Açlığı, yokluğu, sefaleti bitiremediler. Sınıf ayırımını bölerek daha da çoğalttılar. Kendilerine muhteşem bir yaşam ve çağ yarattılar.

Dindarız diye dinden geçindiler. Tüccar zihniyetleriyle din sattılar, hem de çok ucuza.

Siz % 41 oy verenler unutmayın ki bir de % 59 vermeyen irade var.

Halkın razı olduğundan hak da razı olur” deyiminin tam tersini göz önünde bulundurursak aldıkları ah...lar bu AKP’yi iflah etmez halkın yani çoğunluğun razı olmadığından hak da razı olmayacak gibime geliyor.

Büyük hatalarını, ülkeye verdikleri zararları itiraf etmeye, çözülmeye başladılar. Onlar mı konuşuyor? Allah mı konuşturuyor farkında değil misiniz?

Örneğin Bülent Arınç takır takır korkmadan dava mava demeden içinden geldiği gibi ama doğruları konuşuyor ne hikmetse kimse tekzip de etmiyor konuştuklarını. Tek hatası, canı yanınca konuşuyor.

Geldikleri yeri hatırlayamayacak kadar gaflet uykusu (fiesta güzellik uykusu) na dalanlar uyandırıldıklarında “vaveylana” uzun havasını acı acı söyleyecekler ve kaybedip kaybolacaklar, onlar bunun emarelerini gösterdiler.

Irak’ta kaçırılan Türk işçileri ne âlemde? Kim onlarla ilgileniyor? Kamuoyu bu konuda bilgilendirilmiyor mu?

23 Nisanlarda şiir okuyan bir ortaokul öğrencisi edasıyla Davudi sesiyle mikrofonun başına geçen Davutoğlu söylediklerine kendisi de inanıyor mu? AKP Genel Kongresinde gizli özne tarafından siyasi bir tokat yediğini, kulağının çekildiğini tüm Türkiye biliyor.

Kamuoyuna, milli iradeye, anayasaya, yargıya başvurup yargılanıp aklanmak varken eğer suçlu değillerse tabi aklanmaktansa öldürmeyi bölmeyi savaşı tercih edenler nereye kadar kaçabilecekler?

Her yolun bir sonu ve çıkmaz sokakların da var olduğu itina ile hatırlatılır kendilerine.

Makamlar, yetkiler, koltuklar baki değildir baki, ezel ve ahir olan yalnız ve yalnız yüce Allah’tır bunu bilmeyenlerin, bilmek istemeyenlerin vay haline bakın yaptıklarına şimdi de ne haldeler?

Seçimle gelenler seçimle gitmek istemiyorlar. Kalın sağlıkla, huzur ve barışa özlem ve çaba içinde siz saygın Sonsöz okurlarımız.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ