Kurumlara işiniz düştüyse ve işinizi takır takır haletiyseniz oh be çok şükür diyorsunuz.
Çünkü genelde asık surat, bin minnet ricayla iş yapan memurlarla karşılaşmanız mümkün.
Bu genellemem devlet kurumları, özelleşmiş kurumlar hatta özel sektörde çalışan insanlar için de geçerli.
Memnuniyetsiz bir çalışma üslubu, günü bitirelim de eve gidelim duygusuyla iş yapan insan tipleriyle karşı karşıya kalıyorsunuzdur.
Eğer kalmıyorsanız çok şanslısınız.
Ne yazık ki ben bu durumda çok kalıyorum.
İşini bin minnet yapan insanlarla bazen muhatap oluyorum ve kendimi tepki verirken buluyorum.
Sadece bir işim olduğunda ve birileriyle muhatap olacaksam onlardan biraz güler yüz bekliyorum.
İtiraf edeyim işimin hızlı yürümesi benim için ve sanırım hepimiz için güler yüzlü personel kadar önemli.
Dün asık suratlı karşısındakini dinlemeyen kavga eder şekilde konuşan memurla yaşadıklarımı anlatayım.
Bazen bazı prosedürleri tam bilemeyiz çünkü daha önce yapmak zorunda kalmamışızdır.
O işi yapmamız gerektiğinde daha önce yapana sorar ya da interneti açar neler gerekli kısa bir araştırmadan sonra öğreniriz.
Evlenme hazırlığında biri olarak nikâh işlemlerini başlatalım dedik.
Ve gerekli evrakları hazırlamak için internete baktık.
İnternete bakınca hemen görüyorsunuz neler gerekli.
Fotoğraflı nüfus cüzdan aslı ve fotokopileri, vesikalık fotoğraf, sağlık raporu, nüfus kayıt örneği/evlenme ehliyet belgesi, ikametgâh belgesi, evlenme beyannamesi.
Ama bizde adettir bir bilene de sorarız neler gerekli.
Neyse bizde bir bilene sorduk.
Sağlık raporu için aile sağlık ocağına gidiyoruz sonucu Verem Savaş Dispanserinden alıyormuşuz.
Bu prosedür aynı yerde yapılacak işi ayrı iki yerde yaptırarak vatandaşı yormaktan başka bir şey değil.
Neyse vatandaşın işi ne yorulsun.
Biz de biraz yorulalım.
Önce 11 nolu eğitim aile sağlık merkezine gidiyoruz. Neyse ki güler yüzlü aile hekimimiz bizi kan almak için hemşireye gönderiyor hemşirenin aldığı kanı laboratuara veriyoruz.
Laboratuar personeli kanı alıyor Pazartesi Verem Savaştan almamız gerektiğini söylüyor.
Pazartesi sonucu almak için Verem Savaşa gidiyoruz.
Öyle bir yere koymuşlar ki bulmak için biraz verem olun der gibi.
Neyse bizim öyle verem olma niyetimiz olmadığı için ara bir mahalle olsa da buluyoruz.
İlgilenen personel bizi görünce kolay gelsin sonuçlar çıktı mı?
Dememizi beklemeden azarlar gibi konuşarak “fotoğraflar nerde size fotoğrafları getirin demedim mi ?” diye soru yöneltmeye başladı.
Fotoğrafları getirdik yanımızda dememizi dinlemeye gerek duymadan bile ısrarla Cuma niye getirmediniz ben demedim mi fotoğrafları getirin diye sert üslupla karşı karşıya kaldık.
Cuma getirmediniz diye sonuçlarınız kaldı yarına çıkar diyen personelin gereksiz çıkışı bizi de yükselti. Gergin bir an yaşandı.
Önceden Verem Savaştaki personele sorulduğunda Sağlık ocağına kan verdiğinizde buraya da fotoğrafınızı vereceksiniz demiş.
Biz de Cuma kan verdikten sonra tekrar gelmeyip sonuçları almaya gelince fotoğrafları verme cüretinde bulunmuşuz. Adamın çocuk azarlar tavrı bundan kaynaklı.
Sonuçlar isterse bir hafta sonra çıksın. Bu tavrını şikâyet edeceğimi söyledim.
Neyse ki anlayışlı bir personel devreye girerek bizi de karşı tarafı da sakinleştirdi.
Olayın tatlıya bağlanmasıyla olmayan sorunumuz çözüme kavuştu.
İnsanlar devlet memuru olmak için ya da bir işe girmek için kırk takla atıyorlar.
İşe girdikten sonra ise yaptıkları işi mutsuzca ve bin minnet eder şekilde yapıyorlar.
Lütfen toplumumuzda biraz daha güler yüze ihtiyacımız var.
Hayat kimse için kolay değil…
Diğer önemli husus iki ayrı yere göndererek vatandaşı yormak yerine prosedürü değiştirerek aynı yerde işlemleri yapmak çok daha akıllıca olacaktır.
Güler yüzle kalmanız dileğiyle hoşçakalın…