Eğitimde babanın önemi    

Eğitimde babanın önemi    

Bugüne kadar eğitimde babanın önemi göz ardı edildi.

Yapılan araştırmalar, babanın çocuğun fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimi üzerinde artan bir rolü olduğunu ortaya koydu.

Annenin ailenin ekonomik refahına katkısı arttıkça, babanın eğitimdeki rolü de artmış ve babalar çocuklarıyla daha fazla ilgilenmeye başlamıştır.

Babaya yakın yetişen çocukların ekonomiyle daha çok ilgilendiği, annelerine yakın yetişen çocukların ise ekonomik yapıyla daha az ilgilendiği belirlenmiştir.

Babalar çocuklarını kendi kültür ve değerleriyle yetiştirmekte, özellikle ders çalışma zamanlarında çocuklarına tüm değerlerini aktarmaktadırlar.

Babalar çocuklarıyla duygular ve düşünceler hakkında konuşarak iletişim kurmalıdır.

Günlük hayatta doğal bir şekilde sohbet etmeli, zengin bir dil kullanarak konuşmalıdır. Çocuğun muhakeme becerisini desteklemek için doğruyu yanlışı anlatmalı ve ne, neden, niçin gibi sorularla çocuğun sonuçlara ulaşmasını sağlamalıdır.

Son yüzyılda özellikle babalar, okuma desteği, yetenek geliştirme ve okula teşvik konularında aktif hale gelmiştir. Babaların teknolojiye olan yatkınlığı, ödev konusunda ciddi destek sunmaktadır.

Baba iletişiminde, babanın çocukları daha çok konuşturduğu ve çocukların daha uzun cümleler kurduğu, babanın da bu iletişimde daha fazla dinleyici rolünde olduğu tespit edilmiştir.

Ailede erkek çocuğun varlığı, babayı daha aktif bir ebeveyn rolüne itmiştir. Baba çocuklarıyla daha çok ilgilenerek anne mutlu olmaktadır.

Babalar, erkek çocuklarıyla kız çocuklarından daha çok dışarı çıkmakta ve bundan büyük haz almaktadır.

Baba, çocuk oyun oynarken çocuk için yemek yaparsa, çocuğu çok mutlu eder.

Çocuklar bunu hissettirmese de içten içe sevinirler.

Psikolojik sıkıntıları olan babaların çocuklarıyla çok zaman geçirmesi önerilmemektedir, çünkü çocuklarda gelişim bozukluklarına yol açabilir. (Çok hassas bir konu)

En az ilgili olan babalar sosyal babalardır.

Bu babalar, dışarıda çok vakit geçirmekte, eve geç gelmekte ve şehir dışına çıkmaktadır.

Dokunma, çocuklarda zihinsel ve fiziksel gelişimi hızlandırır.

Baba çocuğuna dokunduğunda çocuğun kalp atışı yavaşlar ve paniği azalır.

Fiziksel temas, duygusal denge için gereklidir ve sözsüz iletişimin anahtarını oluşturur.

Duygusal gelişim, zihinsel gelişimin anahtarıdır. EQ dedikleri de bu olsa gerek...

Baba ilgisi ve sıcaklığı, çocukların iç kontrol mekanizmalarına katkıda bulunur. İç kontrol mekanizması güçlü olan çocukların özgüveni yüksek olur.

Özgüven yüksek olduğunda yaşam başarısı artar ve başarılı hayat sonuçları elde edilir.

Baba, çocuğa sadece yol değil, aynı zamanda doğru yönleri göstermelidir.

Çocuğun her istediğini değil, gerçek ihtiyaçlarını zamanında karşılamalı ve büyütmek yerine yetiştirmeye odaklanmalıdır.

Baba, çocuklarıyla düzenli bir şekilde ilgilenmeli ve geç kalmış bir ilginin faydası olmadığını bilmelidir.

Çünkü çocuğun beyninde, sinapslar vaktinde kurulmalıdır.

Sonuç olarak, sağlam bir aile ortamında yetişen çocuk, yeterli anne ve baba desteği ile topluma gerçek anlamda değer katacak bir birey olur.

Babanın rolü yüz öğretmeninkine bedeldir. (George Herbert)

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ