Eyvah yandık!                  

Eyvah yandık!                  

Geçen hafta müşahede edebildiğim bir yangın vakası oldu.

Yangın vakasını izlerken bile insan endişe içinde kalıyor.

Acaba içeride bir canlı var mı diye merak ediyor.

Çok şükür ki içeride herhangi bir insan yoktu.

Elbette insan dışında herhangi bir canlı olması da üzüntü verici olurdu.

Ancak yangına geç müdahale edilip zayiatın artması da bizi bu durumda endişelendirdi.

Nitekim olaydan önce yapılabilecekler yapılmalı ki bir daha bu tür olaylar en az zayiatla geçiştirilsin.

Bir defa yangının çıktığı yer ile itfaiyenin bulunduğu mekân arasında 100-200 metre arasında bir uzaklığa sahip olan bu kadar kısa mesafeye ulaşımın zor olmaması lazım.

İtfaiyenin yangın çıkan yerlere göre ulaşma süreleri belirlenmelidir. Bu hedeflerin gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda tatbikat yapılmalıdır.

Zaman zaman tatbikat yapılıp en yakın, en uzak ve bir de ara bir yer için standartlara uygun ulaşım sağlanıyor mu diye tatbikatlar yapılmalıdır.

Eğer standartlara ulaşılamıyorsa, ulaşılıncaya kadar tatbikatlar yapılıp bu süreler yakalanıncaya kadar tatbikatlara devam edilmelidir.

Tatbikatlar esnasında neler aksıyor? Neler eksik kalıyor? Diye gözlemler yapılmalıdır. Hatta yapılan tatbikatlar esnasında gözlemciler bulundurulmalıdır.

Yapılan tatbikatlar esnasında dışarıdan katılıp gözlem yapılan gözlemciler her konuya ayrı ayrı puan vermelidir. Böylelikle eksiklikler bu çalışmalar esnasında görülmelidir.

Bahse konu yangın esnasında yaptığım gözlem esnasında; yangın ekibinin yeterince organize olmadığını ve sistemli çalışmadığını fark ettim.

Daha önce herkesin görevi belli olması gerekirken sanki kimin ne yapacağı belli değildi. Çünkü telaş içinde birbirlerine bağıran bir ekip vardı karşımda.

Kimse kimseye bağırmadan ve kimsenin kimseden bir şey istemesine gerek duymaksızın işlerin sakin ve kontrollü yürütülmesi gerekirdi.

En önemli konulardan biri de elbette günümüzde 15-16 katlara sahip bir Batman ili için en yüksek katlara ulaşımın sağlanıp sağlanmadığıdır.

Bahsettiğim geçen haftaki yangın sanırım onuncu katta idi ve yangına müdahale hortum ile yapıldı. İyi de hortumun o katta çıkarılması için ne kadar gecikme yaşandı? Diye düşünmek gerekir.

Neden itfaiye aracının merdiveni ile müdahale edilmedi? Merdivenin uzatılması durumunda yangına kısa sürede müdahale edilirdi.

Sanırım Arasözün merdiveni onuncu katta yükseltilemiyordu. Eğer, 15-16 kat yüksekliklere yetişen bir arasöz yoksa çok büyük bir eksiklik olur.

Acilen en az 50 metrelere ulaşan arasöz almak gerekir. Zira yaptığım araştırmalarda yüksek katlı binaların olduğu illerde yeterli merdiven yüksekliğine sahip arasözler bulunmaktadır.

Eğer arasözle müdahale edilseydi hem kısa sürede yangın söndürülür hem de içeriye girmek zorunda kalan itfaiye personeli tehlikeye girmezdi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ