- 18-01-2017 22:11
- 118
Batman Valisi Ahmet Deniz, son dönemlerin en anlamlı projelerinden birinin startını verdi.
“Batman her yerde okuyor”
Okumayı teşvik eden, öğrenci ve gençlerin yanı sıra ebeveynleri de kapsamayı hedefleyen bir proje…
Bu projenin startı Vali Ahmet Deniz ve Milli Eğitim Müdürü Mahmut Kurtaran’ın katılımıyla Batman Anadolu Lisesi öğrenci yurdunda verildi.
Vali Deniz, bir saat TV izlemek yerine ebeveynlerin de çocuklarıyla 1 saat kitap okumalarını tesviye etti.
Bu güzel proje için Sayın valimizi kutluyorum.
***
Batman’da yaşayanlar olarak okumaya ihtiyacımız var.
İlin gelişmesi buna bağlı…
Okumak, ufkumuzu açar, konuşma kabiliyetimizi arttırır.
İnsana öz güven verir.
Okumak bilinçlendirir, doğru karar verme yetisini güçlendirir.
Kitap okuyan, dünyayı da okur!
Olayları daha net algılar.
Okumanın önemi yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’de de net olarak ifade ediliyor. Öyle ki, ilk ayeti ‘oku’ diyor. Okumak; ilimdir, irfandır.
Batman’ın gelişmesi ve kalkınması için çocuklarımızı okutalım, biz de okuma alışkanlığı kazanalım.
***
Çocuk kimi örnek alır?
Ebeveynlerini…
Erkekler babalarını, kızlar daha çok annelerini…
Sayın Valimizin başlattığı projede ebeveynlere önemli bir çağrı var.
‘1 saat TV izlemek yerine okuyun’ diyor.
Ağaç yaşken eğilir. Bu atasözümüzün doğruları binlerce örnekle sabittir. Çocuk neyi görürse, neye teşvik edilirse onu baz alır, ileriki süreçlerde…
Babalar bir saat kahveden feragat etmeli. Dedikodu veya spor amaçlı söylemlerden uzaklaşıp kitap okumalı. Bayanlar da TV’lerdeki kadın programlarından 1 saat feragat edebilirlerse ‘okuma’ anlamında çocuklarını daha etkili bir şekilde ikna edebilirler.
Kitap okumak belki ilk etapta ağır gelebilir ama zamanla bir tutku haline gelir.
Önemli olan başlayabilmektir.
***
Geçmişe nazaran Türkiye’de ve buna paralel olarak Batman’da da bir okuma alışkanlığı oluştu/oluşuyor. Ancak Avrupa ülkeleri, ABD ve Özellikle de Japonya ile kıyaslanacak pozisyonun daha çok gerisindeyiz.
Zaten projedeki amaç bu ülkeleri yakalamak değil…
En azından kısa ve orta vadede…
Amaç alışkanlık oluşturmaktır.
Genç neslin bilgi ve birikimini arttırmaktır.
Boş zamanları değerlendirmek ve zararlı TV programları izlemek yerine okumayı sevdirmektir.
Gençlerin ufkunu açarken, ebeveynlerin de buna ayak uydurmalarını sağlamaktır.
***
Her gün saatlerce insanın ahlaki yapısını bozan onlarca TV programını sıkılmadan izliyoruz. Aynı şekilde saatlerce kahve ve sokaklarda abes konuları dillendirip bazen de hararetli tartışmalara dalıp gidiyoruz!
Sorum, ebeveynlere ve gençlere…
Bunlar size ne tür bir katkı sağlıyor?
Ekonomik bir katkısı oluyor mu?
Kültürel bir katkı sağlıyor mu?
Getirisi olmadığı gibi alıp götürdüğü çok şey olmuştur.
Peki, okumanın bir zararı var mı?
Okumaktan ötürü –Zararlı yayınlar hariç- bir kaybı olan var mı?
Günde bir saat gözümüze çok gelmesin…
Bir hafta bunu alışkanlık haline getirirsek gerisi gelir zaten…
Alışkanlık yapar.
Kitap okuma bağımlısı oluruz.
Daha önce de belirttiğim gibi ufkumuz açılır, öz güvenimiz ve konuşma alışkanlığımız artar.
Sevgiyi, saygıyı, dürüstlüğü, insanlığı hayatımıza daha çabuk nakşederiz.
‘Okumak ağır geliyor’ serzenişinden vazgeçelim.