Bir televizyon kanalının "Kelime oyunu" adlı programda sunucunun yarışmacının yanlış cevabı üzerine "uçtu gitti" demesi çok hoşuma gider.
Geçmişi geri getirme imkanı olmadığından önümüze bakmamızı ve daha dikkatli olmanızı bana hatırlatır.
Telafisi olmayan hatalara takılmak, hayatı kendimize zehir etmek yerine, geçmişe "Kader" demeli önümüze bakmalı yani "uçtu gitti" demeliyiz.
Bir seçim oldu, doğru veya yanlış yirmi yıldan fazla iktidar olan Ak Parti ve onun lideri Sayın Recep Tayyip Erdoğan seçimi kazandı.
Bize düşen görev onu tebrik etmek, yapıcı eleştirileri yapmak, kendimize göre doğru bildiğimizi anlatmak ve önerilerde bulunmaktır.
Kırıcı ve hakaret edici eleştirilerden uzak durmaktır.
Yoksa boşa kürek çekmekten öteye faydası olmayan bir şeyler yapmış oluruz.
Peşpeşe gelen zamlara "oh oldu", "beteri olsun" veya hıncını belli kesimlerden almak için sosyal medyada onlara hakaret etmenin ne faydası var?
Olan oldu.
Atı alan Üsküdar'a geçti.
Artık önümüze bakma zamanıdır.
İktidarın yıllardır uyguladığı ekonomik model, faizi yaygınlaştırma çalışması, merkezde kalkınmaya önem vermesi ülkeye fayda vermediği de bir gerçek.
Yine "teşvik" adı altında ülkenin kaynaklarını belli kesime vermenin de zengini daha zengin ve fakiri de daha fakir etmiştir.
Bir yandan, lüks araba, kat, yat, villa...
Sahip olanlar, tatil beldelerinde sefa sürenler; öbür tarafta sıcağın zirve yaptığı şu günlerde asgar ücretle çalışanlar.
Etin tadını unutan çoğunluk ve yemek beğenmeyen Mutu azınlık.
Ülkede: bir birini anlamayan farkı iki gurup oluşmaktadır. Biri "açım aç" diyen kesim diğeri de "ekmek yoksa pasta yesin" diyen kesim.
İktidarın yıllardır uyguladığı ekonomik model yanlıştır.
Bir nebze maaş zamları çözüm olarak düşünülse de bu da yüksek enflasyon karşısında çare olmaktan uzak bir haldir.
Özellikle kar garantili ve dövize dayalı yap işlet devret sistemi tümü ile iflas etmiş ülke üzerinde kanbur olmuştur.
Ülkemiz; dört iklimi, etrafı denizlerle çevrili olması, jeopolitik konumu, genç nüfusu... Kısaca bu kadar imkan ve yirmi yıldan fazla istikrarlı bir iktidara sahip olması büyük bir şanstır.
Yine bu dönemde savaşa girmemesi ise ayrıca artı bir değerdir.
Ne yazık ki bu kadar olumlu değerlere rağmen ekonomideki istikrarsızlık (hemen hemen her alanda sıkıntılar var), yüksek enflasyon, işsizlik, orta direğin yok olması hiç te hoş bir durum değildir.
Şu bir gerçek ki yanlış politikalar fayda vermez. İki yanlış da bir doğru etmez.
Yüksek vergilerden vaz geçilmeli. Özellikle istihdam sağlayan işletmelere vergi iadesi ve teşviki yerine vergi alınması minimum olmalı.
Yerinden yönetime önem verilmeli ve kalkınma planları buna göre yapılmalı. Yerinde istihdam teşvik edilmeli.