- 14-06-2020 16:51
- 126
Merhaba Sevgili Okurlar…
Son yıllarda farklı ortamlarda sıkça dile getirdiğim bir cümle var:
‘Gündemi takip eden ve farklı analizler yapan bir takipçi kitlemiz var ve bu kitle gün geçtikçe büyüyor.’
Daha önce yaşanan tüm olay ve gelişmelere vurdumduymaz bir ruh halimiz vardı. Onu önemli ölçüde aştık diyebiliriz. Sanal alemi ciddi şekilde takip etmeye ve kullanmaya başladınız. Tepkilerinizi, önerilerinizi, taleplerinizi, beklentilerinizi yazıyor, etki-tepki fırtınası oluşturuyorsunuz!
Artık sesli düşünmek ve düşüncelerinizi paylaşmaktan korkmuyorsunuz.
Gün geçtikçe; sorgulamaya başlayan, sorunlara dikkat çeken, çözüm isteyen sanal kitlemiz çığ gibi büyüyor!
Bu güzel bir gelişme…
Gündeme dahil olmak, daha güzelini yakalama şansımızı her zaman arttırır.
***
TEDBİRİ VATANDAŞA BIRAKMAK
Bu köşenin müdavimleri iyi bilir. Gündem yoğun olunca ‘ortaya karışık’ fikirler beyan ediyorum.
Yine öyle bir süreç içindeyiz.
Yazacak o kadar çok şey var ki, birini sonraya bırakmaya gönlüm el vermedi.
Gündemde neler var?
Tüm dünyada olduğu gibi öncelikli gündem maddemiz Korona virüs…
3 ay iyi direndiğimiz korona virüs belasına son 10 günde teslim bayrağı çekecek hale geldik.
Vaka sayısında ciddi bir yükselme var ve bu rakamlara da yansıdı. Vaka sayısında 1000’lere yaklaştı.
Bu ne anlama geliyor?
Cevap basit…
‘Önü alınamıyor. Önlem alınamıyor’
***
Maalesef normalleşme konusunu kavrayamadık. 11 Mart öncesine keskin bir dönüş yaptık. Sosyal mesafe, hijyen ve maske konusunu önemsemedik.
Aslında kurumları eleştirmekle yol alamayız.
Sağlığımızı önce biz düşüneceğiz.
Çoğumuz maske konusunu önemsemiyoruz. Ya hiç takmıyoruz ya da çene altına takarak psikolojik bir rahatlık yaşamaya çalışıyoruz.
Sosyal mesafe yok. El ele, kol kola gezinip tozuyoruz.
Hijyen desen, el temizliği desen kaçımız bunu dört dörtlük yapıyor ki?
Korona virüs konusu gündeme gelmişken doktorları ve sağlık çalışanlarımızı da unutmayalım. Hepsine çok teşekkür ediyorum.
Dünyayı saran ve sallayan korona virüsle ciddi mücadele ediyorlar ve hayatlarını ortaya koyuyorlar.
Bu mücadeleye saygı gösterelim ve bunun karşılığında üzerimize düşeni yapalım.
Biz tedbir alırsak, hastalanma riskimiz azalır. Sağlık çalışanların yükü de hafifler.
Batman’da iş daha da kötüye gitmeden yetkililer tedbir konularını yeniden ele almalıdır.
Nasıl ki; adalet, hukuk, sağlık, güvenlik, eğitim gibi konuları vatandaşın insafına bırakamıyorsak, Kovid-19 korona virüsle mücadeleyi de sadece vatandaşın alacağı tedbirlere bırakmayalım.
‘Vatandaş kurallara riayet etmiyor’ söylemine sığınarak virüsü gidişatına bırakırsak, vahim sonuçlar bizi bekliyor demektir.
***
Yazımın girişinde belirttiğim gibi siz değerli okuyucularımız gündemi o kadar takip ediyorsunuz ki, bizler bile şaşırıyoruz.
Size bir tüyo vereyim…
Yapılan bir araştırmaya göre Batmanlılar olarak sosyal medyayı en fazla kullanan iller arasında yer alıyoruz. Ne kadar sağlıklı kullanıyoruz o tartışılır. Ama gündeme ilişkin yapılan yorumları okuyunca duyarlı vatandaşlarımızın oldukça fazla olduğunu gözlemliyorum.
***
SİYASETÇİLERE HAKSIZLIK ETMEYİM
Efendim, birazda siyaset diyelim.
Sayın vekil ve siyasetçilerimiz geçen hafta içerisinde Batman’da bazı kurum ve kuruluşları ziyaret ettiler ve yatırımları yerinde incelediler. Bunlar arasında İnşaatı biten kütüphane ve sağlık tesisleri vardı.
Akabinde Hasankeyf’e gidip tekne turu ile çalışmaları yerinde incelediler.
Not aldılar, talimat verdiler.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın açılışını video konferansla yaptığı millet bahçesi açılış törenine katıldılar.
Bitmedi.
İl ve ilçelerde gezip partililerle buluştular.
En önemlisi, Çevre yolu üzerinde yapım aşamasında olan üst geçit ile alakalı incelemeler yaptılar.
Doğa’ya bin adet keklik bıraktılar.
Bu sıkıntılı günlerde siyasetçilerimizin yaptığı çalışmayı hala eleştirenler var.
Açıkçası ben buna anlam veremiyorum.
***
BELEDİYEDE SULAR DURULMUYOR
Bir diğer konumuz belediye…
Belediye ile alakalı çok aşırı şekilde sitem ve şikayetler geliyor. Bunlar hizmetle alakalı şikayetler değil…
Belediye, rutin hizmetleri devam ediyor.
Sadece sivrisinek konusunda başarısız olduklarını rahatlıkla söyleyebilirim.
Asıl mevzu belediyedeki müdürler ile alakalı gelişmeler ve belediyede yapılan yap-boz hamleleri…
Birim müdürlerine, hizmetlerinde olan araçları mesai dışında kullanmama talimatı vermişler.
Hizmet aracı mesai saatlerinde hizmet verilirken kullanılmalıdır.
Bu durumda sosyal medyada tartışma konusu oldu.
Birde Belediyedeki müdürlerin her bina girişinde üstlerinin aranmasını doğru bulmuyorum. Böyle bir talimat var mı? Bu talimatı kim verdi?
Bunları bilmiyorum ama böyle bir durum varsa hiç şık değil.
Bunları yazarken önemli bir söz aklıma geldi. ‘En iyi kontrol güvenmektir’ Güvenmediğin kişiyle de çalışılmaz…
***
Her dönem olduğu gibi bu dönemde de Belediye personeline mobik uygulandı. Yerleri değişen 150 civarında kişi var.
HDP döneminde yer değişikliği haksızlıkları, kayyum döneminde de devam etti.
Yani sistem aynı.
Bir doktor’u Mezarlıklar Müdürlüğü’ne vermenin mantığı nedir?
Kadavra üzerinde çalışsın derseniz zaten tıp eğitimi döneminde yeterince kadavra üzerinde çalışma yapmıştır.
Bu bir gerekçe olamaz.
Sadece bu da değil.
İletişim birimindeki bir kişiyi kanal görüntülemeye veriyorsunuz.
Spor hocalarını çöp toplamaya veriyorsunuz.
Şikayetlerin gelmesi doğal değil mi?
Sonra ne oldu?
2 gün sonra iadeyi itibar deyip 30 kişiyi işlerine geri gönderdiniz.
Buna gerek var mıydı?
Akıllara gelen bir soru daha; Zabıta müdürü neden istifa etti?
Şimdilik bu kadar.
Dostça kalınız…
HAFTANIN SÖZÜ
"Hayatta yapılacak o kadar çok hata var ki, aynı hatayı yapmakta ısrar etmenin anlamı yoktur."
SARTRE