- 07-05-2022 07:16
- 06-05-2022 16:17
- 42
Değerli Sonsöz Gazetesi okurlarım;
Güzel geçen bir bayram sonrası yine birlikteyiz.
Bu bayramı geçen yıl yaşadığımız pandemiden ötürü farklı kılan bir gerçek vardı.
Bu bayramda sevenler birbirleri ile sarıldı tokalaştı ve bayramlaştı.
En azından hasret giderebildi.
Bayram boyunca çocuklar sokaklarda hınca hınç dolu idi ve gönüllerince eğlendiler.
En önemlisi kent genelinde bir trafik kazası yaşanmadı.
Kavga dövüş olmadı.
Yani anlayacağınız Aşayiş Berkemal olarak bir bayramı geçirdik.
Tabi bayramın geçmesi her şeyin güzel olduğu anlamına gelmez.
Yine ekonomik krizin had safhada olduğu aşikar.
Perşembe günü yağan yağmurdan sonra kent geneli bir Venedik şehrine döndüğü aşikar.
Elektrik sık sık yaşanması aşikar.
Bunlarda geçer diyoruz;
Ve önümüzdeki hafta hareketli bir hafta geçireceğimizi belirtmek istiyorum;
Çünkü Petrolsporumuz 16 yıl aradan sonra şampiyon olarak 2. Lige çıkacak.
Sanatçı Hande Yener’in katılacağı Şampiyonluk gecesinde Batmanlılar gönüllerince eğlenecek.
Bu etkinliği düzenleyen Batman Belediyesine ve Batman Valiliğine teşekkür ederiz.
2 kutlamayı birlikte yapacağız. Petrolspor’un şampiyonluğu ile Batman’ın il oluş yıldönümünü kutlayacağı.
Bunun yanında Üniversitemizin hazırladığı akademik programlar var.
Yani anlayacağız önümüzdeki haftada Batman hareketli geçecek.
Ben klasik olarak günlük notlarımı yazdıktan sonra internetten sizler için derlediğim ders alınacak hikayeleri paylaşayım;
***
HAN ve YOLCU
Günlerden bir gün, zamanın ünlü bir bilgesi hükümdarın sarayının kapısına geldi. Muhafızların hiçbirisi saygıları nedeniyle onu durdurmaya çalışmadı. Bilge, sonunda hükümdarın tahtında oturduğu odaya girdi. Ziyaretçisini hemen tanıyan kral saygıyla ayağa kalkıp sordu:
“Ne istiyorsun? Sana nasıl yardım edebilirim?”
“Bu handa uyuyacak bir yer istiyorum” cevabını verdi bilge.
“Ama burası han değil ki” dedi kral hafif kızgınlıkla, “Benim sarayım.”
“Sorabilir miyim: Senden önce bu sarayda kim yaşıyordu?”
“Babam. O öldü ama.”
“Ondan önce kim yaşıyordu?”
“Büyükbabam. O da öldü.”
“O zaman burası insanların kısa bir süreliğine gelip kaldığı, sonra da terk edip gittiği bir yer demek ki. Neden ona han demeyeyim?
***
DENEYİM
60’lik ünlü ressam, bir lokantaya girer. Gerçi cebinde parası yoktur ama aldırmaz. Lokantacıya yapacağı portresine karşılık yemek yemek istediğini söyler. Güzelce karnını doyurur. Sonra bir çırpıda lokantacının portresini çizerek masaya bırakır. Kalkarken adam gelir, resme bakar, beğenir.
“Güzel ama” der lokantacı “Bir dakikada yaptınız bunu, oysa bir saattir yiyorsunuz”.
Ressam:
“Bir dakika değil, 60 yıl ve bir dakika” diye karşılık verir.
***
DİLENCİ
Büyük Rus yazarı Turgenyev, soğuk bir akşamüstü evine doğru yola çıkmış. Yolda bir dilenci kendisinden para istemiş. Bütün ceplerini kurcalayan Turgenyev, ne yazık ki hiç para bulamamış. Bunun üzerine kendisine uzatılan soğuk elleri kendi elleriyle ısıtarak:
'Kusura bakma kardeşim sana verecek bir şeyim yok' demiş.
Dilenci; 'Verdiniz ya efendim' demiş. 'Bana kardeşim dediniz.'