- 10-04-2015 12:17
- 22840
Milletvekili adaylarının açıklanmasıyla merak, yerini şaşkınlığa bıraktı.
AK Parti ve HDP tabanı, büyük şaşkınlık içerisinde. Herkes boyunlarına takılan bu listeyi nasıl kaldırabileceğini ya da sindirebileceğini düşünüyor.
Bunun bir de halka anlatılması var!
HDP gibi isme takılmayan, önüne konulan her kişiye oy veren bir partinin tabanında bile bu kez ciddi kaynamalar gözlemleniyor.
İnsanlar başka illerden adaylığa başvurmuş kişilerin listede yer bulmasının yanında birinci sıradaki adayın kimliğine de alışamadılar gibi.
Her ne kadar HDP, “din işini aştık, bu bizim için problem değil, biz bütün renkleri bağrımızda eritir ortak bir renk çıkarırız” diyorsa da insanların kafasındaki o kalıbı kıramıyor.
Belki uzun yıllardır insanları buna hazırlıyordu HDP ama öyle görünüyor ki bu kez biraz aceleci davrandılar. Batman buna hazır değil gibi görünüyor.
AK Partiye gelince, birinci ve üçüncü sıra isimleri denenmiş kişiler. Biri vekil olarak, diğeri il başkanı olarak. İkisi de uzun süredir görevdeler ve iktidarın tüm yetkilerini kullanıyorlar. Bu uzun sürede Batman’a kattıkları ortada! İkinci sıra adayı zaten istifa etti. Dördüncü sıra adayının seçilme şansı yok.
AK Parti’de de ciddi bir kaynama var.
Seçmeninin yanında parti üyesi ve yöneticilerinin de bazıları, “biz bu listeye nasıl oy verelim” diyorlar.
AK Parti’de HDP’deki gibi sıkı bir itaat de söz konusu değil.
Bu durum, partiyi ve adayları oldukça zor durumda bırakacak gibi görünüyor.
Bu konjüktörde tek şanslı ve sıkıntısız parti Hüda Par! Seçime bağımsız olarak girecek olan parti, hem aday uyumu, hem parti içi disiplinle örnek bir tavır sergiliyor. Arkadaşlarla konuyu konuşurken, adamlar tek aday çıkardılar ama diğer partilerin kaynamalarına bakılırsa, “tek adayla iki vekil çıkaracak bunlar” dedim…
Hayırlısı olsun. Kaynamaların olması, insanların isimler üzerinde tartışması, eleştiriler ve istifalar güzel şeyler. Bu, en azından koyunluk formatından çıktığımızın göstergesidir.
***
Dün yemek yerken, Başbakanlığın genelgesi ve sofralardan tuzun kaldırılmasını tartışıyorduk. Arkadaşlardan biri “Başbakan da milletin her şeyine karışıyor, ona ne benim tuz kullanımımdan” dedi.
Ben, bu konunun halk sağlığı açısından önemli olduğunu, birçok hastalığın aşırı tuz kullanımı sonucu meydana geldiğini, ülkemizde tuz kullanım oranının, normal ortalamanın birkaç kat üstünde olduğunu söyledim.
O arkadaş müthiş bir cevap verdi:
Aşırı tuz kullanmamız “koyun” olmamız kaynaklı olmasın? Malum koyunlar çok tuz kullanırlar…
Galiba tuz kullanımının kısılmasıyla, koyunluk vasıflarını da kaybediyoruz. Artık sorguluyor, itirazda bulunuyor hatta istifa ediyoruz…
İnsanların iyi için değil, en iyi için çabaladıkları, memleket menfaatinin birey menfaatinin üstünde tutulduğu yarınlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…