- 25-08-2022 00:21
- 24-08-2022 15:37
- 56
Hayatımızı, yaşamımızı geçirdiğimiz,
Olanaklarında oldukça faydalandığımız,
Nimetlerinden beslendiğimiz,
Sağlıklı bir yaşam için en temel olan,
Hayvanların da insanlarında yaşam alanı,
Gördükçe mutlu olup huzur aldığımız,
Kirletmekten çöp etmekten geri durmadığımız,
Doğamızı neden bu hale sürüklüyoruz?
Neden onu mahvediyor, kirletiyoruz?
Neden hem kendi hem de dünya sağlığıyla oynuyoruz?
Peki, bunları neden yapıyoruz?
Doğa, içinde bulunduğumuz hayatın can vericisi,
Soluduğumuz havanın, beslendiğimiz ürünün…
Gerek dinlendiğimiz gerek faydalandığımız güzelim doğayı kirletiyoruz.
Çöplerimizi, atıklarımızı ona bırakırken hiç mi düşünmüyoruz?
Yarınımız güvence altında mı?
Yarınımız yaşanacak bir yarın mı?
Yarınımız var mı?
Attığımız çöpler belki anında sonucunu göstermiyordur ama sürekli olarak her geçen gün daha da görülebilir sonuçlar çıkarıyor ortaya.
Ağaçları kesiyor, doğayı çöpten farksız kılıp alabildiğimiz çöpü atıyor, zarar haricinde bir şey yapmadığımız doğadan halen bir şeyler bekliyoruz.
Fabrika atıkları, kullandığımız otomobillerin egzozları, anız dumanları ile havamıza kirlettikçe kirletiyoruz.
Evet, bugün belki nadiren karşımıza çıkan hava kirliliği sonucu hastalıkları yarı sıklıkla görmeyeceğimiz ne malum?
Hava kirliliği, soluduğumuz havanın kalitesini düşürürken bizim de organlarımızın da ömrünü kısaltıyor.
Yani bugün doğaya yaptığımız verdiğimiz zararların sonucu yarın çekiyoruz.
Kendi ellerimizle hem kendi hem de gelecek nesillerin dünyası çöp ediyor, yepyeni sıkıntılar doğmasına sebep oluyoruz.
Bu böyle devam etmez, devam edemez.
Verdiğimiz zararların elbet bir gün karşılığını çekeceğiz, gerek sağlık anlamında, gerek yaşam alanımız konusunda.
Doğaya verdiğimiz zararlar karşımıza çıkacak bir gün.
İşte o gün geldiğinde çaresizliği kendi elimizle tatmış olacağız.
O gün geldikten sonra ister tüm dünyayı ağaçlarla kaplayalım,
İster hiç araba kullanmayalım verdiğimiz zararı geri getiremeyeceğiz.
O yüzden bugünden başlayalım dünyayı kirletmemeye, insan hayatı ile oynamamaya, yarınlarımızı mahvetmemeye…