Petrolspor’un şampiyon olup 2. lige çıkmasının keyfini henüz tam yaşamadan gelecek ile ilgili kaygıları yaşanmaya başlandı.
Petrolspor bu sıralar tam bir çıkmazı yaşıyor.
Takımın en büyük destekçisi olan Vali Hulusi Şahin, Malatya Valiliğine atandı.
Geçen sene takımı şampiyon yapan hoca gemiyi terk etti.
Futbolcular teker teker başka takımlara transfer oldu.
Takımı devretmek için yapılan toplantılardan bir sonuç alınmadı.
TPAO, Petrolspor'a talipli olmamasına rağmen ve mevcut başkan Vahap Akbaş takımı Petrolspor’a devretmeye niyetli değilken birden Petrolspor’un devri gündeme geldi.
Bakıldığında her iki taraf da sanki devir işini çok da içselleştirmiş değiller.
Vahap Başkan kesin bir dille ‘takımı vermem’ de demedi.
Ama sanki başkan takımı tutmuş bırakmıyor gibi bir algı var.
TPAO cephesi de resmen ‘biz Petrolspor’a talipliyiz’ demedi.
Ama ‘istemiyoruz’ da demedi.
Taraftarlar ise başka mantıklı bir yol olmadığından illa da ‘takım, TPAO’ya devredilsin’ diyor.
Aksi yönde fikir beyan edenler hain ilan ediliyor.
Yani kısacası Petrolspor’un TPAO’ya devredilmesinden başka çıkar yol yokmuş gibi bir algı oluşturuldu kamuoyunda.
Elbette TPAO, Petrolspor’un kurucusu ve büyük bir kurumdur.
Ekonomik olarak Türkiye’nin en büyük şirketidir
Birçok 1. Lig ve süper lig takımına dolaylı olarak büyük destekler veriyor.
İstese Petrolspor’u 2 senede süper lige çıkarabilir.
Bütün bunlara eyvallah.
Ancak geçmişte TPAO bünyesindenken Petrolspor’un nasıl bir yönetim anlayışı ile yönetildiğini de biliyoruz.
İktidar partilerinin gölgesinde bir yönetimin oluştuğu ve bunların isteklerine göre transfer yapıldığı günleri biliyoruz.
Petrolspor kamplarında ilgili ilgisiz onlarca yöneticinin 5 yıldızlı otellerde keyif çattıkları günleri biliyoruz.
Futboldan hiç anlamadan, takıma tek kuru faydası olmayan yöneticileri de gördük.
Şayet Petrolspor TPAO’ya devredilirse ilk devreye giren siyasiler olacak, her biri kendi adamını yönetime koymak için çaba sarf edecek.
Sonra da yönetime yerleştirdikleri adamları ile istedikleri gibi takımda tahakküm kurabilecekler.
Veya spora sıcak bakmayan bir genel müdür gelir ve tekrar takıma ayrılan ödeneği keserek geçmişte olduğu gibi takımı tekrar ortada bırakabilir.
İşte geçmişte yaşananları ve bu varsayımları düşündükçe Petrolspor’un TPAO devredilip devredilmemesi konusunda insanın kafasında soru işaretleri oluşuyor.
Ama mevcut şartlarda Petrolspor’un TPAO’ya verilmesinden başka iyi bir seçenek yok gibi.
Keşke olsaydı ama yok.
Bakmayın, geçen sene takım bir rüzgarı arkasına alarak 2. Lig’e çıktı, emin olun şu anda o rüzgar da yok.
Mevcut yöneticilerin, takımın lige başlaması için acil ihtiyaç olan en az 20 milyon lira parayı sağlayacaklarına veya kısa sürede kaynak bulacaklarına da inanmıyorum.
Bu yüzden Petrolspor’un zaman geçmeden TPAO’ya devredilmesi tek çıkar yoldur.