Mübarek Ramazan ayında, günlerin uzun olması, havanın sıcak olması, belli yer ve zamanlarda trafiğin yoğun olması, birde nikotin baskısı, insanları gerebiliyor…
Bu gerginlik olağandır ama normal değildir!
Böyle saçma cümle mi olur, yoksa sizinde mi Ramazan gerginliği diyebilirsiniz!
Bu etkenler, insanı gerebilir, kasabilir ama bu asla insanın dışarıya tepki vermesini gerektirmez.
Bu Mübarek ayın ruhuna terstir!
Oruçluyum, gerginim, diyerek insanların kalbini kırmak, kafasını yarmak, asla oruçla, Ramazanla bağdaşmaz. Oruçlu olmak demek, tüm negatif duygu, düşünce ve fiillerden arınmak demektir.
Hadi ben acıktım, sinirlendim, o bana yol vermedi, bu bana bunu dedi, şu bana şunu dedi, demek hiçte şık olmaz!
Kavgaya orucu bahane etmekse, mübarek aya yapılacak en büyük haksızlık olur.
Bu haksızlığı yapıyor muyuz?
Her gün defalarca!
Bu barış, dostluk, esenlik ayında, her gün cadde sokaklarda kavga gürültü koparıyoruz.
Neymiş efendim Ramazan gerginliği, yesinler sizin gerginliğinizi!
Allah için tutuyorsanız orucu, Allah için sükûnetle davranmayı da bileceksiniz! Kavgaya gürültüye pirim vermeyeceksiniz. Eğer kendinize hakim olamıyorsanız, dışarı çıkmayacaksınız. Kalp kırmayacaksınız…
Dünyada ki en büyük, en değerli yapı, insan kalbidir. O yapıyı yıkmamak, onu korumak, her Müslüman’ın asli görevidir. Hele birde oruçluyken…
Orucu bahane edip, kimseye kötü söz söylemeyelim. Siz oruçlu ve öfkeliyseniz, karşıda ki de aynı şekilde olabilir. Bu bahane her iki taraf için geçerli olunca da çirkin görüntüler sergilenir. Kötülük ve çirkinlik, oruçla, Ramazanla, dinimizle birlikte zikredilmemesi gereken sözcüklerdir.
Allah hakkıyla tutulan oruçlar nasip etsin…
Hakkıyla eda edilen Ramazanlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…