RAMAZAN, MÜZİK, TURŞU...

Ne alaka diyorsunuz değil mi?
Ben de ne alaka diyorum işte!
Ramazan, manevi iklimin zirve yaptığı, dünyalık zevk ve eğlencelerin minimize edildiği, ibadet, hayır, hasanat işlerinin yoğunlaştığı mübarek bir aydır.
Sadece Müslümanlar veya oruç tutan Müslümanlar için değil, gayri Müslimler ve oruç tutmayan Müslümanlar da bu mübarek ayda hayatlarına çeki düzen verir, yaptıklarına dikkat eder, başkasının dikkatini celbedecek hareketlerden imtina eder!
Bu durum, yüzyıllardır böyle devam eder gider. 
Bizim topraklarda Ramazan günü bir Ezidi veya Süryani’nin açıkta yemek yediği veya sigara içtiğini göremezsiniz. 
Şenlik ve panayır düzenlediğini de göremezsiniz!
Ondan alkolün kokusunu bile alamazsınız.
Niye?
Çünkü bizim töremizde inancın ne olursa olsun, komşunun inancına saygı göstermek var.
İnsan olmak da bunu gerektirmez mi?
Aslında bizim hırsızımız, arsızımız, yolsuzumuz da Ramazan’da kendine çeki düzen verir. 
Genelde alkol bayileri kapalıdır. Ramazan’da içenler eve stok mu yaptı dersiniz. 
Yapanlar mutlaka vardır ama büyük çoğunluğu, mübarek aya saygıdan içmez. 
Çoğu namaz kılar, oruç tutar, camiye gider...
Kimisi de bunu eleştirir, “vay efendim 11 ay içki iç, sonra gel oruç tut. 11 ay namaz kılma, gel Ramazan’da camiye git, namaz kılmıyor da niye oruç tutuyor”
Bunlar yanlış düşünceler. 
Bunlar kişi ile Rabbi arasında. 11 ay günah işleyen adam 12. ayda günah işleyecek diye bir kaide yok. 
11 ay günah işlediyse 11 aylık ceza çekecek, 12 ay günah işlediye, 12 aylık ceza çekecek. Bir, buradan kazanır. 
İki, inanca, ibadete, insana ve mübarek aya saygıdan kazanır.
Namaz kılmadan oruç mevzusuna gelince;
Ben ilahiyatçı değilim ama her Müslüman’ın bilmesi gereken temel kuralları bilirim çok şükür. Namaz ve oruç ayrı farzlardır. Yani kılmadığın veya tutmadığın her birim, sana borç olarak yazılır. 
Borcundan ne kadar ödersen, o kadar azalır. 
Namaz borcun çok, orucu da borca bırak demek, çok doğru gelmiyor bana.
Borçlu tüm borcunu öderse tabi ki çok daha güzel olur ama birazını ödemesi hiç ödememesinden iyidir. 
Bunu eleştirmek veya engel olmak doğruya hizmet etmek olmaz bence.
Hem Ramazan’da oruca başlayan kişi, belki de aldığı manevi hazla camiye de gidecek, bir rekat kılıp, belkide şevklenecek...
Siz bunları eleştireceğinize, sevmeyi deneyin. 
Yılda bir kez de olsa Allah’ın kapısına geldikleri için sevinin ve onlara dua edin.
Son zamanlarda türeyen değişik türlere gelince;
Öldüklerinde İslami ritüellere göre gömülecek bu zevat, bir gayri Müslimin İslam’a gösterdiği saygıyı göstermez. 
Müslümanları rahatsız edici şekilde yemek yer, sigara içip üstüne üfler, değişik değişik hareketlerde bulunur.
Bunlar, modern çağ dediğimiz canavarın yetiştirip içimize saldığı şeytanın çocuklarıdır. Kendilerine, çevrelerine, doğaya, insana ve inanca saygıları yoktur. Ne kendilerine ne de başka birine hiçbir faydaları yoktur. 
Bunlara ne yapabilirizden çok, bunlar nasıl bu hale geldiyi konuşmalıyız ve asla bu değişik kişilere sataşmamalıyız. Allahlarından bulsunlar, deyip uzaklaşmalıyız. 
Ama tehlikenin de farkında olmalıyız!
Son zamanlarda Ramazan’da Ramazan’ın ruhu ile uyuşmayan müzik eğlence mevzusuna gelince;
Ben bunu müspet görmüyorum.
Ramazan günü sokaklarda yüksek volümlü müzik çalmak yanlıştır.
Bunu vatandaşın rahatsız olacağı şekilde çalmak daha da yanlıştır!
Bu yanlışın daha büyüğüyse, bunu vatandaşın parasıyla yapmaktır!

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ