Aşırıya kaçmadan orta yolu takip etmek dinimize göre en iyi olanıdır.
Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve Sellem:
"Her işte ifrat ve tefritten uzak dur, vasatını tercih et."
Çünkü işlerin en hayırlısı orta olanıdır.
(Beyhekim) "İşlerin en hayırlısı orta halli olanıdır."
"Orta yolu tutun ki kurtuluşa eresiniz."
Olanlara kader deyip kabullenme ve olacaklara karşıda tedbir alınmak için çaba göstermek gerekir.
Ülkemizde bir seçim bitti.
Hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Ülkeyi yıllardır yöneten mevcut iktidar da yeniden seçildi.
Onlara da tebrik eder ve hayırlı olsun derim.
Seçimin neticesini fazla abartmadan tadında bırakmalıyız.
Hayat devam ediyor.
Önümüzdeki seçime odaklanmalı ve hazırlıklara başlamalıyız.
Bu seçimi herkes kendi bakış penceresinde değerlendirme, analiz etme ve ders çıkarmalıdır.
Yanlışları, eksiklikleri varsa kusurları gidermeli ve önümüze bakmalıyız.
Özellikle seçimi kazanan kesimin zafer sarhoşluğu ile hareket etmemeli, gönül kırmamalı.
Yine yenilginin veya kaybetmenin de verdiği öfke ile hareket edilmemeli, oy vermeyen kesimi suçlayıcı davranışlardan uzak durmalıdır.
Ülkemizde ki rejimi değiştirilmez, seçme ve seçilme var olduğu müddetçe daha nice seçimler olacak ve oylara ihtiyaç duyulacaktır.
Onun için sandık kapanıp oylar tasnif edilip o seçimin galibi ilan edildikten sonra gelecek seçime hazırlık yapmak gerekir.
Bu hazırlıklar; kendisini destekleyen seçmeni överek göklere çıkarmak diğer kesimi de hakir görerek veya "cehaletle" suçlayarak la olmaz.
Ancak iktidar olmanın veya iktidarını güçlendirmenin yegane yolu kendisine oy verenleri memnun, kendisine oy vermeyen kesimi de ikna etmek ve onların gönüllerini kazanmakla olur.
Seçim sonrası özellikle muhafette kalan kesimin agresif tutumu, hakarete varan eleştiri biçimi ve sosyal medyadaki aşağılayıcı paylaşımları hiç hoş değildir.
Bu tutum ve paylaşımlar bir sonraki seçimi kazanmak için değil, karşı taraftaki kesime hakareten öteye bir mana ifade etmez.
Ümitsizliğe kapılmayalım.
Öfke ile hareket etmeyelim.
İnatlaşma ve münakaşa dan çok ama çok uzak duralım.
Erbakan hocamızın dediği "bir çay doldur" deyip görev bilinci ile çalışmalara daha bir aşk ile başlayalım.
"Zaferden sorumlu" olmadığımızı amma "seferden sorumlu" olduğumuzu bilelim
"Vazifemizi" yapıp "vazife-i ilahiye" karışmayalım.
Haydi "bismillah" diyerek çalışmalara devam edelim.