- 10-02-2019 14:09
- 16534
Eskiler şehirleri kurarken, güvenliğe, yola, suya ve havaya bakardı!
Yeniler sadece havaya bakıyor!
Hem de o manada değil gerçek manada havaya bakıyor.
Yere baksalar, şehre dokunsalar, havayı solusalar, uzman olmaya gerek yok, harman olsanız anlarsınız!
Nüfusu 600 bin olan 60 yaşında bir şehirde yaşıyoruz.
600 yıllık şehirlerden daha fazla trafik problemi yaşıyoruz!
Hadi ilk yılları geçtik. Şehrin kurulduğu lokasyon, hesaplanamayan gelişim, göçler, falan filan…
Kardeşim 15 yıl önce tarla olan ve şuanda birçok ilin nüfusundan daha çok insan barındıran belde ve Gültepe Mahalleleri de yol, trafik, park, bahçe problemi yaşıyor.
Hani uzmanlar, yasalar, akademik çalışmalar, cetveller, pergeller, anketler…
Zemin kötü, hava berbat, yollar kesat, parklar berbat…
Park derken, hakkını yemeyelim, kayyum yönetiminden sonra bazı parklar yapıldı ama yeterlilikten çok uzak!
Çünkü şehrin bir çok yerinde yeşil alan ve ibadethane yerleri ya bırakılmamış ya da birilerine peşkeş çekilmiş.
Yollara gelince, şaka yolları gibi!
Şehrin gelişim hızını az çok hesap edebiliyorsunuz, nüfus artış hızını da ekonomik refah düzeyini de eee ne bekliyorsunuz, bu yollar niye böyle?
Dar olan yerlere niye alt geçit üst geçit gibi alternatiflerle işler hale getirilmiyor?
Şuan 5 köy fili olarak şehre entegre olmuş gibi görünüyor.
Kocaman siteler yapılıyor.
Sitede 50 daire var 4 kişiden hesapla, 200 kişi.
Bunların çocukları nerede oynuyor?
Arabalar nereye park ediyor?
Evler nasıl nefes alıyor?
Maalesef soru işareti?
Bunların hiçbiri yok, kâğıt üzerinde var gerçekte yok!
Yollar ne olacak, arabalar park edecek, çocuklar koşturacak, sıkışmalar, aksamalar, kazalar!
Zaten yollarda, şehir standartlarında değil köy standartlarında yollar!
Bundan 30 yıl önce Petrolkent ve Seyitler mahalleleri yoktu.
Onların sınırları olan Zübeyde Hanım Caddesi vardı.
Havaalanı pisti gibiydi. İnsanlar yola bak, herhalde çevre yolu olacak diyordu. Kim düşünmüşse ve karar almışsa Allah razı olsun. Ama o yolda, bir yerlere kadar geniş, bir yerden sonra daracık hale gelmiş, evler, dukanlar, falan, filanlar…
Bu kafayla olmaz, kesinlikle olmaz!
Bu kafayla ne köy olur nede kasaba, 600 bin nüfuslu şehir ise asla!
İşler bir şehir imar etmek için şehrin yarısını yıkmanız gerekir!
Gerekli mi bence kesinlikle!
Güçlü bir belediye gelip, merkezi yönetiminde desteğini arkasına katıp, büyük yatırımlarla, büyük işler yapması gerekir.
Bu kafanın da komple değişmesi gerekir.
10 yıllık mahalle bile trafik problemi, ibadet hane yeri eksikliği, yeşil alan kısıtlılığı yaşıyorsa, vay halimize…
Sonrada burayı kapatın, şurayı açın, demiryolunu atlatın…
Tev tev tev…
Anladığım kadarıyla adaylarımızdan hiçbirinin de bununla ilgili somut bir çözüm önerisi yok.
Hızla büyüyen şehri daha da büyüteceğiz, ama yollar, parklar ve kaldırımlar minyatür kalacak…
Allah ıslah etsin!
Daha aydınlık yarınlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…