SİYASET Mİ AHLAK MI?

 “Böyle bir ikilem mi olur” demeyin!

Böyle bir ikileme düşmeseydi insan (ve yanlış olan şıkkı seçmeseydi), bunca ölüm, acı ve gözyaşı olmazdı…

Siyaset ahlaktan arındırılmasaydı, yerde cenazeler yatarken kimse ağzını büze büze siyaset yapmazdı!

Siyaset ve ahlak çakışmasaydı, kimse mazlumların kanı üzerinden siyasi rant elde etmeye kalkmazdı!

Aslında siyasetin temelinde ahlak vardır. Siyasetçi olmak için ahlaklı olmak, siyaset yapmak için ahlak kurallarına riayet etmek…

Ama yok!

Siyasetin temelindeki yapı da girişinde ki kapı da!

Elde kalan, sadece elma şekerinin sapı!

Belki çok agresif bir giriş yaptığımı düşünebilirsiniz. Haklı da olabilirsiniz. Lakin bu kadar insani vasıflardan arındırılmış bir siyaset anlayışını, benim “işlemci” kaldırmıyor. Sürekli “error” veriyor!

Siyaset insan için değil mi evet!

İnsan yoksa siyaset olur mu hayır!

Siyaset için insana kıyılıyor mu evet!

İnsan yoksa siyasetin anlamı olur mu!

Belki de siyasetçiler “insanları” üçe ayırmışlardır;

Siyaset için yaşayacaklar!

Siyaset için ölecekler!

Siyaset ile yaşamını sürdürecekler!

Yani köleler, öleler ve bu memleketi böleler!

Sistem yine error veriyor!

Dünyalık için birilerinin dünyadan kütüklerini silmek, buna seyirci kalmak, buna destek olmak, bana hiç de ahlaki gelmiyor!

Ahlakın olmadığı yerde, insanlıkta, din de iman da kitapta barınmaz!

Allah bizi ahlaktan yoksun zevatlardan, o zevatların siyasete yansımalarından ve o siyasetin sokağa yansımalarından muhafaza eylesin!

Siyasetin ahlaktan soyutlanarak cellâtlaştırılmadığı, siyasetin cinayetle kalkındırılmaya çalışılmadığı, siyasetin insanlık için yapıldığının unutulmadığı bir toplum dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ