- 15-09-2019 17:34
- 30
Bu 3 kavramın ortak noktada buluşması kadar iğrenç bir şey olamaz!
Maalesef “et” (et vahşETtir) ile biten bu üç kavram, et üzerine her türlü kirli planın sergilendiği sahnede, çok grift şekilde karşımıza çıkıyor!
Aileler parçalanıyor,
Analar ağlıyor,
Babalar işsiz kalıyor,
Bebeler yetim doğuyor,
Ağaçlar kuruyor,
Sokakları çöp götürüyor,
Ormanlar yakılıyor,
Hayvanlar katlediliyor,
Feryat figanlar arşa yükseliyor, kan üzerine siyaset yapanların kahkahaları kadehlerde yankılanıyor!
Dalga geçiyor başka birileri, yüreği yanık analarla, ekmeği elinden alınan babalarla, babasız kalmış bebelerle…
İnsanlığı arıyor insanlık ama nafile!
Her şey kan kırmızısı, herkes amacına ulaşmak için öylesine kan susamış ki gözler dünyayı kırmızı kırmızı görüyor.
Kırmızı gören gözler, aynada kendini görmüyor!
Görmeyen gözlerden fışkıran alevler, canları yakıyor, yuvaları dağıtıyor, cihanı cehenneme çeviriyor!
O kan kırmızı gözleri çıkarmak, bu ortamda akla ilk gelen şey ama bu da o ortama hizmet etmek olur.
Öncelikle şu kısır döngüyü kırmak gerekir.
Kafayı iki elin arasına alıp düşünmek gerekir.
Uzun uzun düşünüp, öyle hareket etmek gerekir.
Siyaset ile ticareti karıştıran, insanları ötekileştiren, ötekileştirdiklerini yalnızlaştıran, aç ve susuz bırakan, karşı çıkanı ezen, itham eden, dalga geçen, körpecik çocuklara kıymaktan çekinmeyen zevatlara, bir çift sözümüz var!
Siz adam değilsiniz!
Siyasetinde, ticaretinde bir ahlakı var!
Sizde o ahlak olmadığı için cinayeti de mubah görüyorsunuz!
Dünyalık hiçbir siyaset, tek bir insan canından değerli değildir.
Dünyalık hiçbir menfaat bir ananın gözyaşlarının terazideki karşılığı değildir!
Dünyadaki hiçbir mutluluk başkalarının mutsuzluğu üzerine bina edilmiş değildir!
Eğer öyleyse, siz fragmanı izliyorsunuz, asıl film çok farklı olacak, ana fikri sizin fikirlerinizi allak bullak edecek.
Filmin sonu gelmeden fikrinizi, zikrinizi kontrol edin.
Gözlerinize damlayan kanı temizleyin, dünyaya berrak gözlerle bakın.
Bakın ki gerçeği görün, görün ki size de, bize de, analara da yazık olmasın!
Hiçbir kavganın kazananı olmaz.
Kimisi az kaybeder, kimisi çok ama aile içi kavgalarda herkes her şeyi kaybeder.
Birileri kavgayı ailemizin içine sokuvermiş.
Biz birbirimizi yiyoruz.
Biz birbirimizin evlatlarını daha doğrusu kendi evlatlarımızı yerken, kendi kardeşlerimize sayarken, kendi abilerimize düşmanlık güderken, onlar atlarını sulak meralarda otlatıyorlar.
İnsanların canı, malı, işi, gücüyle oynayıp, acı çekenlerle dalga geçenler, siz değilseniz de, anne babanız birer insandı, kendinize gelin, onlardan utanıp aslınıza dönün.
Aslına dönmeyenlerin sonu hüsrandır!
İnsanların aslına dönüp, insanlığın temel değerlerini kuşandıkları yarınlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…