Ekolojik tahribatın sonuçları ile adım adım yüzleşmeye başladık.
Yıllardır çevreciler küresel ısınma ve sonuçları ile ilgili bas bas bağırıyordu.
Başta çiftçiler olmak üzere dinleyen olmadı ne yazık ki.
Son birkaç yıldır olduğu gibi, gelecekte de insanlığın en önemli ortak sorunu olan kuraklık, canlıların yaşamı üzerinde çok büyük olumsuz etkiler oluşturmaya başladı.
Ekolojik sorunlar sadece yağışların azalması ile sınırlı kalmıyor, çevresel afete dönüşebilen büyük bir tehlikeye de dönüşüyor.
Özelikle Ortadoğu Coğrafyasında ve Afrika’da büyük olumsuz sonuçları görünen kuraklık, Ortadoğu’nun bir parçası olan bölgemizde ve ülkemizde de etkilerini ciddi ciddi göstermeye başladı.
Son birkaç yıldır etkilerini iyiden iyiye his ettiğimiz kuraklığın daha ileri boyutlara ulaşmaması için kısa ve uzun vadede önlemler alınması gerekir.
Bir afet şekli olan kuraklığın olumsuz etkilerine karşı önlemler almak gerekir.
Bunun yanında normalde yağışların en çok yağması gereken bu dönemde, karşı karşıya olduğumuz kuraklığın, kıtlığa yol açmaması için geç kalınmadan harekete geçilmesi gerekir.
Dün gazetemizde Batman Ovasındaki kuraklığa dikkat çeken bir haber yayınlanmıştı.
Haberde, Mezopotamya’nın en verimli topraklarının can çekiştiği ve çiftçilerin yardım çağrısı yaptığına yer veriliyordu.
Söz konusu yerde Batman Barajının sol sahil sulama kanalı geçmesine rağmen su verilmediği için tarlaların acilen sulanması gerekiyor.
Şayet kısa sürede çözüm bulunmazsa muhtemelen ekili arazilerin büyük bölümünde verim elde edilemeyecek.
Hatta belki de ekili alanlar biçilemeyecek.
Bu nedenle ilgili kurumların acilen kuraklıkla mücadele çerçevesinde kriz masası kurmaları gerekir.
Çiftçinin bu zor gününde harekete geçmesi gereken kurumların başında İl Tarım Müdürlüğü ve DSİ gelmektedir.
Ziraat Odası Başkanlığı,
Ziraat Mühendisleri Odası,
İl Özel İdaresi,
Sulama Birliği,
Tarım Kredi Kooperatifi,
Ticaret Borsası,
Bu kurumlar bir araya gelip, hububat tarlalarının sulanması için önlem almaları gerekir.
Her geçen gün ve saat, ekinlerde şok etkisi yaratıyor.
Bir an önce en azından sulanabilecek durumdaki ekinlere bir can suyu verilmesi gerekir.
Adeta şehrimizin ve ülkemizin hububat deposu olan Batman Ovasındaki çiftçilerin yardım çağrısı karşılık bulmalıdır.
Oluşturulacak kriz masası, taşıma yoluyla mı yeni kuyular açarak mı kanala su vererek mi önlem alır bilmiyorum ama ne yapılacaksa bir an önce yapılmalıdır.
Aksi durumda ve hafta sonuna kadar yağış yapmazsa ekinlerin çoğu kurumaya yüz tutacak.
Bazı çiftçiler kendi imkanları ile ekinlerini sulamaya başladı.
Sulanan ve sulanmayan ekinler arasında belirgin bir fark görülüyor.
Bu fark bile ekinlerin suya nekdara ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
Beşiri ve Batman Ovası gibi kanal suyu ile sulanabilecek durumda olan araziler için bir an önce çözüm bulunmalıdır.
İlgili kurumlar derhal harekete geçmelidir.
Kuraklığın, beraberinde kıtlık ve sosyal problemler gibi ciddi sorunlara neden olduğu da unutulmamalıdır.
Benden söylemesi....
22°