- 26-03-2015 18:40
- 8
“Titre ve Kendine Gel” ülkücü gençlerin en bildik sloganını, orta halli asfaltlı şehir içi yollardan bizi mahrum bırakan belediyemiz hatırlattı bize.
Asfalt sezonu ne zaman açılır, ne zaman kapanır bilmiyorum ama şehir merkezinde en kalabalık yollar dahi köstebek yuvasına dönmüşken hiçbir tadilat yapılmaması, hiçbir tedbir alınmaması seçim arifesinde en kallavi biçimde ahkam kesmekten uzak durmayan politikacılarımızın, yöneticilerimizin vatandaşa gösterdiği saygının, verdiği değerin en bariz örneğidir.
Böbrek taşını düşürmek, göbek yağlarını eritmek isteyen Turgut Özal Bulvarının sol paralelinde Zübeyde Hanım İlköğretim Okulunun önünden geçen Hamidiler Caddesine gitsin. Yüz, iki yüz metrelik yola döşenen 5 adet hız kesme kasisini atlatsanız dahi çukurlardan, hele ki son hafta yağan yağmurlarla daha derinleşen çukurlardan kurtulabilmeniz mümkün değil.
Camel Tropy safari turlarından farksız yolculuğunuzda her çukura girip çıkarken başınızı aracınızın sağlı sollu, altlı üstlü bölgelerine çarpma olasılığınız yüksek olacağı için tedbiri elden bırakmayıp kask takın derim.
Sağınızdan ve solunuzdan gelip geçecek yolların fatihi minibüs şoförlerinin hamlelerine dikkat edin, olmadı yardımcı bir pilot marifetiyle kurtulmaya çalışın derim.
Yüz iki yüz metre uzunluğundaki yolun başında bir hastane, sonunda da bir hastane bulunması ve yol güzergâhında lastikçinin yer alması tesadüf değil bizzat olası risklere karşı öngörülen tedbirlerdir.
Sadece Hamidiler Caddesi mi bu durumda? Hayır neredeyse şehir içinde her yolun hali budur. Hala oturup şehir içi yollardan bahsediyor olmak kadar beni rahatsız başka bir durum yok ama maalesef ki her gün sabah evden çıkarken ve akşam eve dönerken doğrudan muhatap kaldığımız, bizi titretip yeniden kendini hatırlatan bir sorun bu. Kendini dayatan, her seferinde kendini yeniden yazdıran bir sorun.
***
Seçim ve Çevre Kirliliği
Oysaki bugün, seçime yaklaşırken sokak ve caddelerimizin el ilanları, afişler ve bayraklarla kirletilmemesinden bahsedecektim.
Malumunuz her seçim sokak ve caddeleri seçim bayrakları ve afişlere boğan siyasi partiler de en az benim kadar bilir ki bir adayın ya da partinin bayrak ve afişleri ile siyasal tercihimiz değişmez.
Buna rağmen bir bayrak ve afiş yarışıdır alır başını gider. Zaten göz boyama usulü yapılan ve yarım yamalak yürütülen temizlik hizmetleri, kirletme hizmetleri ile daha da güçleşir.
Batman Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Recep (Kavuş) Beye konuyu daha önce açmış afiş, bayrak ve ilanlarla çevre kirliliği oluşturmamaları yönünde siyasi partilere önerilerde bulunabileceklerini söylemiştim. Teklifime sıcak baktığını söylemişti.
Umarım bu konu çevreciler tarafından siyasi partilerin gündemlerine taşınır ve siyasi partiler öneriyi dikkate alırlar.
Her bir partinin, partilinin ve adayın, memleketin hayrına söyleyeceği ve iddiasında bulunacağı her cümleden daha önemli ve daha yerinde bir hamle olacaktır.
Daha temiz bir seçim için en azından daha temiz sokak ve caddelerle daha temiz bir Batman...