Tiyatro günü

Tiyatro günü

Türkiye depreme kilitlendi ama siyasilerin tek derdi seçim.

Ülkenin gerçek gündemi ile siyasi partilerin gündemi hep farklı oldu.

Olmaya da devam edecek. Yönetmek istedikleri ülke değil, ülkenin onlara ve çevrelerine katacağı zenginlik.

İster sol, ister sağ kim iktidara gelirse gelsin tek dertleri ülkenin kaynaklarını kendi taraftarlarına sömürtmek.

Hep öyle olmadı mı, hikaye hep aynı değil mi?

Bakın aynı fikirde olmayan birçok parti çıkar kavgasında birbiriyle iş tutuyor.

Ülkenin yüzde yirmisi yüzde sekseninin hakkını yiyor.

Kimin umurunda.

Oyun hep aynı. Seçim ülkenin seçimi değil, çıkar guruplarının seçimi.

Ülke insanı hiç bir zaman seçmen olamadı.

Siyasi partiler kimi ve kimleri istedilerse onlar seçildi.

Seçim bu ülkede parti genel başkanlarını onaylamak için yapılan koca bir tiyatro.

Ve bu tiyatro da sadece siyasiler kazanıyor.

Ankara'da yiyip içiyorlar.

Kimin cebinden tabi ki ülke insanının kaynaklarını tüketiyorlar.

2023 Genel seçimi 14 Mayıs'ta yapılacak.

Başka değişle tiyatro günü 14 Mayıs.

Bu seçimi diğer seçimlerden farklı kılan aç sayısı çok fazla.

Amaç ülkeyi tekrar sofraya dönüştürüp afiyetle yemek.

Zehir zıkkım olsun.

Kim yetimin öküzün hakkını yiyorsa Allah kursağında bıraksın.

Çok gerilimli bir seçim olacak o kesin.

Sokaklarda insanlar barut fıçısı gibi...

Herkes holigan misali particilik, tarafgirlik yapıyor

 Oysa seçim bitecek, pardon tiyatro bitecek ve bize dram kalacak yine.

Bu parçalanış, incinme, incitme niye.

Kaybeden yine biz olacağız, kazanan siyasiler.

Bu ülke bu hırs ve hırsızlardan kurtulmadığı sürece huzur bulmaz.

Bu arada hırsızın arsızın küçüğü büyüğü olmaz.

Hırsız hırsızdır.

Arsız arsızdır.

Ve inanın kim gelirse gelsin bu ülkede hırsızdır.

Tiyatroyu izlemeye devam edin.

Omurgasızlara bakın ve gülümseyin.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ