Milli Eğitim Bakanlığı “Türkiye yüzyılı Maarif Modeli” adı altında yeni bir eğitim modeli başlattı. Bu model “Köklerden Geleceğe” başlığı ile start alıyor. Bu model ile yeni bir eğitim felsefesi geliştiriliyor. İçeriğinde Adalet, hikmet, merhamet, iyilik, doğruluk, çalışkanlık, faydalı olmak ve güzellik gibi değerler var. Bu değerler üzerinden yeni bir medeniyet oluşturması amaçlanıyor.
Bunu başarmak mümkün mü?
Eğitim sistemimiz millî bir şahsiyet oluşturma peşinde. Millî bilince sahip şahsiyetlerden oluşan bir toplum oluşturmak istiyor. Bunun için ahlaklı, erdemli; insanlık için iyi, doğru, faydalı ve güzel olanı ideal edinmiş bilge nesil hedefleniyor.
Özünde bu çok güzel bir hedef!...
Bu doğrultuda aklıselim, kalbiselim ve zevkiselim nesiller yetiştirmek için madde-mana, akıl-duygu, nefis-vicdan, insan-toplum ve zaman-mekân dengesini gözetmeyi hedefliyor.
Bunlar çok güzel hedefler…
Maarif Modeli; öğrencilerin inanç, kimlik ya da sosyoekonomik durumlarını adil bir eğitim süreci içinde tahkim etmek istiyor. Nihai hedefi, yetkin ve erdemli insanlar yetiştirmek”
Erdemliğin tanımını ise ruhsal olgunluk olarak belirliyor.
Maarif Modelinin “insan” tanımlaması ise dikkat çekici, “insanı ruh ve bedenden oluşan bir varlık” olarak niteliyor. Bunun eğitim anlayışında yer alıp benimsenmesi önemli bir değerlendirme aslında.
En azından insanların Maymundan gelme saçmalığına bir son vermeyi hedeflemiş oluyor.
Eğitimi geçmişten ele alarak geleceğe uzanan bir süreç olarak görüyor. Öğrencinin, içinde büyüdüğü toplumla ortak bir geçmişe sahip olduğunu öğretiyor. Yani bir başka deyişle öğrencilerin Atalarını, tarihlerini, geçmişlerini ve köklerini öğrenmelerini ve sadece yüzyıllık tarihe gömülerek geçmişlerini inkâr etmeye son vermek istiyor.
Yine aynı şekilde Eğitimin Ahlaklı, Adil (Herkesin eşit haklara sahip olduğu), başkalarının haklarına saygı duyan, dürüst, adalet ve empati gibi değerleri hayatının bir parçası hâline getiriyor. Mahremiyetlerine saygılı, tabiata ve toplumsal sorunlara duyarlı, güvenilir, verdiği sözleri tutan, saygılı, doğru, akla, mantığa, gerçeğe veya kurala uygun davranan, yasa, yöntem ve ahlaka bağlı, dürüst ve namuslu, sözünde duran, doğruluktan ayrılmayan, güvenilir, yalan söylemekten kaçınan, kimseler olarak yetiştirilmesini istiyor.
Tabi bunlara en çokta yöneticilerin ihtiyacı olduğu muhakkak…
Aynı zamanda bilge, bağımsız ve özgür düşünen, kendi düşünce süreçlerini geliştiren, farklı görüşleri eleştirip analiz eden, düşünce ve inançlarını özgürce ifade edebilen, değer ve inançlarıyla uyumlu bir şekilde karar verebilen, başkalarının haklarına saygılı, bağımsız düşünme becerilerini kullanan bir nesil hedefleniyor.
Bunun yanında cesaretli, yiğit, mert, risk alan, inisiyatif alan, öfkesini kontrol eden, girişimci, zarif, ölçülü, iradeli, kararlı, tutarlı, ilkeli, kendine güvenen, öfkesini kontrol eden, sorumluluk alan, merhametli, şefkatli, affedici, iyiliksever, Yardımsever, paylaşımcı,
Manevi sağlığını koruyan…
Vatansever, bayrağını seven, türkçeye sahip çıkan, gelişmiş bir devlet bilicine sahip olan, ülke çıkarlarını üstün tutan, millî kültürüne ve manevi değerlerine bağlı bir öğrenci modeli oluşturulmak isteniyor.
Bunlar gerçekten çok güzel hedefler. Hele ihanetin her zerreye yayıldığı bir dönemde…
Çalışkanlık, Mahremiyet, Mütevazılık, Sabır, Sağlıklı Yaşam, Tasarruf, Huzurlu Aile ve Toplum, Aile Bütünlüğü, Dostluk, Dürüstlük, Özgürlük, Sevgi, Vatanseverlik, Yardımseverlik, Duyarlılık. Merhamet, Temizlik bu modelin başlıca hedefleri…
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin temel dayanağı medeniyet dünyamızın referansları olan millî ve manevi değerlerimizi günümüze yansıtmak…
Modelin ana hedefi ise; Eylemlerden değerlere, değerlerden erdemli insana, erdemli insandan ise nihai hedef olan "Huzurlu Aile ve Toplum" ile “Huzurlu İnsan" a ulaşmak…” En nihayetinde yetkin ve erdemli insanlar yetiştirilmek isteniyor. Kanaatimce güzel ve detaylı bir şekilde hazırlanmış bir Eğitim Modeli…
Milli Eğitimi Bakanlığı bu modelle Eğitim için büyük bir adım atmış aslında. Takdir etmemek mümkün değil.
İşin zor tarafı bu modeli hayata geçirmek…
Milli Eğitimin bu modeli uygulaması için idarecilerden öğretmenlere hatta velilere kadar bir eğitim veriliyor. Öğrencilerin hangi ahlakı kimden nasıl alacakları konusunda fikir verilse de uygulamaya konması hayli zor gibi…
Öğrencilerin sınıflarda, koridorlarda, bahçe ve parklarda özgür takıntılarına sessiz kalıp, ahlak dışı davranışlarına özgür birey olarak yaklaşılması halinde bu modelin nasıl bir başarı sağlayacağı şimdiden şüpheli görülse de yenilikçi bir adım olarak takdir edilmesi gerekiyor.
Eğitim öğretmenden başlayıp öğrencide biteceğine göre Türkiye Yüzyılı Maarif Modelini en iyi uygulayacak olanlar tabi ki öğretmenler…
Maarif modelin yönetici, idareci ve teftiş edenler tarafından uygulanmaya halinde birçok sorunun çözüleceği muhakkak… Kanımca asıl uygulamanın buradan başlaması lazım…
Yine de her şeye rağmen Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli herkes için güzel bir adım.