- 14-04-2017 19:09
- 48
Memur – Sen Genel Başkanı Ali Yalçın Batman’da katıldığı programda bütün üyelerinin tercihine, düşüncesine ipotek koydu. “1 milyon üyemizle, mührümüzü Evet’e vuracağız” dedi.
Demokrasiden, özgürlükten, çoğulculuktan, çok seslilikten, farklılıktan ne anladığını tek bir cümleyle gösterdi.
STK’ların farklı platformlarda bir kısım üyeleriyle çıkıp ‘Evet’ ya da ‘Hayır’a destek vereceklerini açıklamaları kendi içlerindeki demokrasi eksikliğindendir ki kendi için de demokrat olmayanların başkası için demokrasi konusunda ne denli kaygılı olacağını varın siz düşünün artık.
***
ANAYASA MI ERDOĞAN MI?
Ak Parti İl Teşkilatının il içerisinde bas bas bağırtarak gezdirdiği minibüs ve bize zorla dinlettirdiği ve bezdirdiği, minibüste çalınan şarkı, referandumda meselenin aslında ne olup, olmadığının bariz örneklerinden biri.
Ne mi çalıyordu? Ak Parti’nin seçim şarkısı Dombra ve sözler: Recep Tayyip Erdoğan.
Bu bile meselenin Anayasa Reformu olmadığına ve aslında bunun oylanmadığına dair açık bir örnek değil mi?
***
İDDİA MI İFTİRA MI?
Batman Valisi Ahmet Deniz, iki gün önce Batman Milletvekili Ali Aslan’ın sandıkların değiştirildiği iddiasını açık bir dille yalanladı, yalnızca 2 köyde güvenlik gerekçesiyle sandıkların taşındığını dile getirdi ve ekledi:
“Sandıkların taşındığı köylerde muhtarlar ve seçmen bilgilendirilmiş, ancak kent merkezinde sandıkların taşınması söz konusu değil. Kesinlikle sandık tehditlerine müsaade etmeyeceğiz. Referandum için her türlü tedbirimizi aldık. Seçmeni tehdit eden, şantaj eden kimseye müsamaha göstermeyeceğiz”
Şimdi merak ediyorum Mehmet Ali Aslan ortaya attığı iddianın doğruluğunu ispatlamaya çalışacak mı yoksa iddiasının izleriyle yetinip iftirasıyla mı kalacak?
***
EĞİTİM DEĞİL SİYASET
Eğitimle değil siyasetle öne çıkmaya çalışan bir üniversitemiz var.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Aktay, Yeni Türkiye ve Yeni Anayasal Süreç konulu sunum için Batman’a geldi.
Cumhurbaşkanlık Sisteminin önemine dikkat çeken Aktay, 16 Nisan Referandumunda “Evet” oylarının yüksek çıkması ile birlikte Türkiye’de yeni ve güçlü bir dönemin başlayacağını söyledi.
Eskiden rektörler yarım yamalak da olsa akademisyenlerin oylarıyla seçiliyordu. Şimdi doğrudan Cumhurbaşkanlığının tercihiyle atanıyor.
Atayan da partili Cumhurbaşkanı olunca, haliyle Üniversite yöneticilerimiz de koltuğunu sağlama almak için eğitim de yaratacağı farkla değil siyasete ve iktidara yakın durmaya çalışacaktır.
Alın size eski Türkiye ve Yeni Türkiye ayrımı.