- 21-04-2021 10:56
- 170
Coronavirus haritasında Batman, kırmızı rengi ile alarm veriyor.
Hiç de özlememiştik kırmızı olmayı değil mi?
Oysa daha 15 gün önce Türkiye haritasında birçok il arasında mavi kategoride yer alıyorduk.
Bir yıl sonra ilk kez rahat bir nefes almıştık.
Vakalar yok denecek kadar azalmıştı.
Sağlık Müdürlüğünün verileri bir tarafa, her gün etrafımızda birilerinin virüs ağına kapıldığını duyuyoruz.
Kısıtlamalara, uyarılara rağmen yine hastaneler doldu taştı.
Yaşamımızdan birçok değişikliğe neden olan, sosyal ilişkilerimizi sınırlayan, ekonomiye büyük zararlar veren korona virüsün yarattığı tahribat saymakla bitmez.
Her şeyden önce özgürlüğümüzü elimizden aldı.
En yakın akrabalarımız, yakınlarımız, dostlarımızla aramıza barikatlar oluşturdu.
Bu Ramazan ayında ibadetlerimizi tam olarak yerine getirmeye bile engel oluyor.
Ama ne yazık ki çoğunluk, halen bizi bekleyen tehlikenin farkında değil.
Bir ara işin ciddiyetini anlar gibi olduk.
Bu sayede de şehrimizde 15 gün önce virüslü vaka sayılarda ciddi manada bir azalma oldu.
Ondan sonra rehavet ve gevşeme oldu.
Rehavet, gevşeme, sorumsuzluk ve yanlışlardan ders çıkarmayışımız, tekrar başa dönmemize yol açtı.
Maviye tekrar geçiş yapmamız için herkese görevler düşüyor.
Karşı karşıya olduğumuz tehlikeyi bir an önce bertaraf etmemiz gerekir.
Toplum olarak oruçlu olduğumuzdan ötürü ister istemez bazı kısıtlamalar kendiliğinden oluşuyor.
Bu nedenle Ramazan ayı aslında korona belasından kurtulmak için büyük bir fırsattır.
Ramazan ayının kendine has kısıtlamalarına, maske, mesafe ve hijyen tedbirlerini de eklemek gerekiyor.
Başkasını bir tarafa bırakın, kendiniz için bunu yapın bari.
Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, İllere Göre Risk Durumu haritasında Batman, vaka sayısının arttığı iller arasında yer alıyor ne yazık ki.
İşin vahametini kavramazsak ve gerekli tedbirleri almasak korkarım bu korona yaşamımızda kalıcı olur.
Kalıcı olması demek, adım adım bizi tüketmesi ve bitirmesi anlamına geliyor.
Bu durumu kabullenmemiz gerekir.
Hepimizin öncelikli ihtiyacı ve birer aksesuarı haline gelen maske, başlı bir eziyet değil mi?
Rahat bir nefes almaya hasret kaldık.
Bütün bunlar görmezden gelinemez.
Herkesin elini taşın altına koyması gerekir.
Bu beladan kurtulmamız gerekir artık.
Kurtulmazsak yine tekrarlıyorum bu korona hepimizi bitirecek.
Önümüzde iki seçenek var;
Ya o bizi bitirecek
Ya da biz onu bitireceğiz.
Bu durumda yapılması gereken tek şey, o bizi bitirmeden topyekun bir mücadele ile biz onu bitirmeliyiz.