Bahçelievler Mahallesinde yaşanan yangın, büyük tedirginliğe neden oldu.
Bir anda ortaya çıkan yangın yüzünden Batman semaları kapkara bir dumana büründü.
Çatı katında çıkan yangınla birlikte, şehirde ne kadar söndürme ekibi varsa hepsi alarma geçti.
Belediye tarafından konu ile ilgili yapılan açıklamada, Bahçelievler Mahallesi 1645 sokakta bulunan Huzur 2 apartmanının çatı katında çıkan yangın söndürme çalışmalarına Belediye İtfaiye Müdürlüğüne ait 18 itfaiye aracının yanı sıra Bismil, Gercüş, Hasankeyf ve Tüpraş İtfaiyesinin de birer araçla katkı sunduğu, yangına Park Bahçe Müdürlüğüne ait 3 su tankeri, Temizlik İşleri Müdürlüğüne ait 2 su tankeri, Hava Meydan İşletmelerine ait 1 itfaiye aracı, Orman Müdürlüğüne ait 2 su arazözü ve 3 TOMA olmak üzere toplam 33 araç ve 82 personelin katıldığını belirtiliyordu.
Yangın söndürme çalışmalarının uzun sürmesi üzerine Belediye Eş Başkanı Gülistan Sönük de bizzat olay yerine giderek çalışmaları yakından izledi.
Yangın nedeniyle Batman pazar akşamı sren sesleriyle yankılandı.
Teras katında çıkan bir yangının kontrol altına alınması kolay olmadı.
Şehirdeki tüm itfaiye araçlarının yanı sıra şehir dışından da takviye itfaiye araçları istendi.
Tabi çatı katında çıkan yangının kısa sürede büyümesi ve güçlükle kontrol altına alınması kamuoyunda tartışmalara da neden oldu.
2019 yılında Nasıroğlu İş Merkezinde, 2020 yılında Soraçan Mağazasında çıkan yangınlar da güçlükle kontrol altına alınmıştı.
Tabi yangın çıktıktan sonra en çok konuşulan konuların başında itfaiyenin yangını kontrol altına alamaması oluyor.
Oysa yangının başlangıç, gelişme ve sonuç safhalarının ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir.
Elbette yangın söndürme ekiplerinin araç gereçleri, teknik imkanları ve becerileri önemlidir.
Ancak yangınların çıkış sebebi ve itfaiyeden önce ev ve işyerinde alınan önlemler ve müdahale için gerekli cihazlar ve görevlilerin yangın söndürme konusunda eğitimli olması da çok önemlidir.
Bir kere bir bina veya sitenin imar izni, bina için iskân ve oturma izinleri verilirken, yangın ile ilgili önlemlerin de düşünülmesi gerekir.
Her şeyden önce, imar planlarında yangın ve deprem gibi doğal afetler için fazla kat ve adeta bitişik nizamdan kaçınmak lazım.
İtfaiyenin tehlike anında binalara erişimini kolaylaştırmak gerekir.
Araçlar, itfaiyenin geçişine engel olmamalıdır.
Özellikle yangınların sıklıkla çıktığı duvar ve çatılarda betonarme yerine, ahşap veya yanıcı maddeler kullanılırken, bu teras katların ruhsatı alınıyor mu?
Ruhsat verilirken yangın çıkma olasılıkları göz önünde bulunduruluyor mu?
Çok katlı binalarda yangın merdivenleri ve yangın söndürme tüpleri var mı?
Yalgınlar sıklıkla elektrik tesisatlarından kaynaklı olduğundan, mevcut elektrik sistemleri denetleniyor mu?
İtfaiyeler yangın yerine giderken geçiş güzergâhlarında en çok hangi noktalarda sorun yaşamaktadır?
Bu sorulara yanıt bulmak gerekir.
Anlayacağınız, yangının çıkış sebebinden tutun, binalardaki yangın söndürme aparatına kadar her detaya dikkat edilmesi gerekir.
Binalarda kaçak teraslara izin verilmemeli, kaçak teraslarda oturulmamalı ve kaçak teraslar yapılmamalıdır.
Unutulmamalıdır ki yangında önlem almak her şeyden daha önemli ve gereklidir.
