YAZAMAMAK!

Yazı yazmanın belli bir gayesi vardır.

Kimisi için bu bir yaşam tarzıdır, kimisi için deşarj aracı. Kimisi için aydınlatma vasıtası, kimisi için menfaat kapısı.

Kimisi için tahrik tortusu, kimisi için tebliğ yontusu. Kimisi için özgürlük yolu, kimisi için adalet kolu...

Kişiye ve duruma göre değişkenlik gösteren bu sebepler, bazen ortadan kalkar!

Yazmak için sebep bulamaz, bulduklarını sindiremez, sindirebildiklerini yazamazsın...

Kasarsın kendini, kızarsın kendine, aynaya bakarsın ama gördüğün sen, sen değilsindir. 24 saat dar gelir, 7 gün yetersiz…

Yazdıkça yazarsın ama bu aynadaki yüz klavyeye düşman, kaleme yabancı sanki!

Havaya bağlarsın, havadaki kan kokusuna!

İnsana bağlarsın, insandaki kin duygusuna!

Çevrene bağlarsın, çevrendeki menfaat kaygısına!

Ama bunların hiçbirini yazılarınla anlatamazsın!

Yazmak zorundasın, insanlar insanlıktan çıksa da, kâinat bir öğütme aracı olsa da, namus bekçileri namusuz, adalet dağıtıcıları vicdansız, ahlak kurulları ahlaksız olsa da...

Yazıyoruz işte, tüm kötülere ve kötülüklere rağmen!

Tüm katil ve satılmışlara rağmen!

Tüm faşist ve komünistlere rağmen!

Faşist ve komünist demişken, 80 darbesi öncesi coğrafyamızda gençlerin birbirine kıyması için cilalanan bu iki zıt etiket, günümüzde tamamen karışmış durumda.

Her şeyde olduğu gibi!

Ben komünistim” diyenlerden faşizm, “ben faşistim” diyenlerden komünizm akıyor!

“Ben Müslüman’ım” diyenlerin ciddi bir kısmı ise Allah’a değil, başkalarına ibadet ediyor...

Ben şimdi bunları nasıl yazayım!

Bana söver, patronuma kızar, gazetemi basarlar...

İlk taşı atan da “özgürlük, adalet, demokrasi” diyen olur!

Maalesef özgürlük isteyen sadece kendine istiyor!

Adalet isteyen de, demokrasi ve eşitlik isteyen de...

Nasıl olacak bu iş?

Tek taraflı olur mu bu işler?

Maalesef oldurmaya çalışıyorlar!

Biraz sakat oluyor, eksik oluyor, aslına uygun özüne yakın olmuyor ama isminde kusur yok!

De hadi hayırlısı...

Yazmak zorunda olduğum için yazdım bugün. Yoksa maazallah birlerine saymak veya çakmak için değil!

Herkes iyidir, herkes cicidir, bu dünyayı kirleten insanlığı yok eden, inançları tahrip edip, mekânları viran edenler başka evrenin insanları!

Onların da kafa kâğıdı olmadığı için cezai ehliyetleri yoktur!

Daha aydınlık yarınlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ