- 28-08-2022 09:59
- 28-08-2022 09:58
- 5120
Batman Sonsöz Gazetesinin 13.08.2022 tarihli sayısında kaleme aldığım “Market Çalışanları Zulmüne Son Verilsin” başlıklı yazım yayınlandıktan sonra ciddi dönüşler oldu.
Alışveriş için gittiğim markette yüz yüze teşekkürlerini ileten emekçiler de oldu.
Sosyal medya hesaplarından hiç tanımadığım kişilerden mesajlar geldi.
Hepsine teker teker geri dönüşler yaptım
Belli ki bu güne kadar bu emekçilerin sorunlarını hiç kimse dert etmemiş, sorunları ile ilgilenmemiş, haklarını savunmamıştır.
Her birinin derdi başka ama sorunlar ortak.
Her yerde müthiş bir sömürü var.
Neredeyse hiçbir çalışan, hak ettiği alın terini almıyor.
Çoğu ya evli çoluk çocuğu var ya da evlilik hesapları yapıyor.
Aldıkları maaş ise yarısı kira, elektrik ve doğalgaza gidiyor.
Hepsi geçim derdi çekiyor.
Ekonomik sıkıntı yaşıyorlar.
Mobinge uğrayanlar var.
Bana gelen mesajı isim vermeden sizinle paylaşacağım.
Çünkü mesajı gönderen market çalışanı, ismini vermemem için sıkı sıkıya tembihlendi.
İşte sosyal medya üzerinden bana gelen bir market ve mağaza emekçisinin mesajı;
**
Ben daha yeni büyük bir AVM den çıkışı verilen biriyim
Bundan 3 ay önce 3.750 TL alıyordum sözde manav ve kat şefiydim en son asgari 5500 olunca asgari ücret talebinden bulundum tabiî ki kapının önüne konuldum.
Çalıştığım kurumda en az 30 personel çalışıyorduk asgari ücret alan bir veya iki kişidir
İşten çıkarılan personel kesinlikle hiçbirinin sosyal hakları tazminatı verilmiyor.
Ben bu söylediklerimin birde maaş dışında farklı yönleri var.
Mesela12 saat çalıştırıp köle gibi kullanmak
Kimsenin her hangi bir sabit görevi yok.
Pastaneci yeri geldi mi ham malik yapar.
Kasiyer manava ürün indirmeye gider.
Yani kimse sabit değildir.
İşveren her fırsatta bunu söylüyor, marketin her tarafı bizim herkes her işi yapmak zorundadır.
İkinci husus ve hatta en önemlisi bir çok kişinin orda sağlık güvencesi yok
Güya marketlere denetime gelen görevliler direk patron odasına oturur çayını kahvesini içer her şey kitabına uydurulur.
Emekçiyi düşünen yok.
Herkes zenginin, işverenin tarafını tutuyor.
Allah rızası için biz emekçileri düşünen yok.
**
Tabi anlattığı farklı konular da var ama bu ve diğer emekçiler zarar görmesin diye burada yayınlamıyorum.
Çünkü yayınlarsam tümü ile savunmasız, güvencesiz olan birçok emekçiye patronların muamelesi farklı olabilir.
Çünkü patron genelde her yerde çıkarını koruyan bir yaklaşımda.
İşçi ise her yerde aynı şart ve ücretle çalışıyor.
Herkes kendi çalışanından şüphelenmeye çalışır.
Tabi ki market çalışanlarını yazmamın sebebi iş yerlerinde iş barışını bozmak değil, tam tersine patron ve emekçiler arasında adil ve hakkaniyete dayalı bir iş hukukunu tahsis etmektir.
Nasıl ki Batmanlılara ‘yerel esnafına sahip çık’ diyorsak, emekçilere de sahip çıkılması için mücadele vermemiz gerekir.
Bu yazıyı kaleme almamın sebebi de sadece Batmanlının hakkına hukukuna sahip çıkmaktır.
Esnaf da bizim, emekçi de bizim.
Biz birbirimize sahip çıkacağız ki herkes hak ettiği kazancı elde edebilsin.
Emin olun çalışan emekçilere hakkını verdiğiniz sürece kazancınız da artar, malınızın bereketi de çoğalır.
Bu şehre kim istihdam alanı oluşturmuşsa ve değer katmışsa elbette hayırlı bir kapı açmıştır.
Bu hayırlı kapıdan giren müşteri, emekçi, her kimse memnun ayrılması için hakka, hukuka dikkat etmek gerekir.
Benim bu sorunu gündemde tutmamın tek nedeni budur.
Kimse başka bir niyet aramasın lütfen.