Yüzünüz kızarmaz vicdan sızlamaz mı?

Yüzünüz kızarmaz vicdan sızlamaz mı?

11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü’nde son birkaç aydır yaşadığımız, tanık olduğumuz içimizi kanatan, Narin’den Sıla’ya, Ayşegül’den, ikbal’e ve daha yeni yaşanan Gaziantep’te eşini ve üçü kız 4 çocuğunu öldüren ardından da intihar eden babayı.

Müslüme Yağıl, Leyla Aydemir, Ceylin Atik, Ecrin Kurnaz’ı hatırlayıp da kutlu olsun demek mümkün mü?

Sadece haberleri tarayarak son iki yılda 133 çocuğun, aile içi şiddet sonucu şüpheli bir biçimde hayatını kaybettiğini biliyor musunuz?

2024 yılının ilk altı yılında 343 çocuğun önlenebilecekken önlenmeyen sebepler sonucu hayatını kaybettiğini.

2024 yılını "Kız çocuklarının gelecek vizyonu." Teması olarak belirleyen BM’nin raporuna göre; bugün 124 milyon kız çocuğunun okula gidemediğini.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) raporuna göre de 370 milyon kız çocuğunun, yani her sekiz çocuktan birinin, 18 yaşına girmeden, cinsel taciz veya tecavüze uğradığını.

Ve bu cinsel saldırı ve şiddetin, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine, Avrupa’sından Afrika’sına, Asya’sından Amerika’sına, dünyanın her bir yerinde yaşandığını.

Bilip de 11 Ekimi kutlamaya yüzünüz var mı?

Çocuklarınıza bakıp onları böyle bir dünyaya getirdiğiniz için ne hissediyorsunuz.

İçimden kutunuza da (uğur, baht) mutunuza da (mutluluk) diyesim geliyor ya.

Yukarıda özetlediğim vaziyetten utansak, arlansaydık, yüzümüz kızarsa vicdanımız sızlasaydı; Batman’ın Kozluk ilçesinde, 7 Ocak’ta evinin önünde ipte asılı bulunan 7 yaşındaki Şeyma ile ilgili, cinsel istismar şüphesiyle soruşturma başlatan, Kozluk Cumhuriyet Başsavcılığı, Adli Tıp Raporundaki bulgulara rağmen, somut delil yoktur diyerek dosyayı kapatmış.

Şeyma, olaydan sonra engelli olarak, susuyor ve hareket edemiyor artık.

Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’nun raporundan cinsel istismara ilişkin somut delillere vurgu yapılsa da Savcılık Şeyma “oyun maksadayıyla bahçedeki ipi boynuna doladı ve boğulma tehlikesi geçirdi.’ diyerek dosyayı kapatıyor.

Batman Barosu Başkanı Erkan Şenses ve Baro Genel Sekreteri Av. M. Sabih Özer, Kozluk Adliyesi’ne giderek dosyayı incelemek isteseler de maalesef Kozluk Cumhuriyet Savcısı incelemeye izin vermiyor.

Kim, niçin, nasıl adli tıp raporundaki bulgulara rağmen böyle bariz bir dosyayı kapatıp Şeyma’nın hayatını karartanları koruyor.

Kimin buna vicdanı tahammül edebiliyor?

Kimse işte odur, 370 milyon kurban çocuğun başına gelenlerden sorumlu olan ve susan, susturan, örten, görmezden gelen ve tüm bunlara tahammül edip görmezden gelenler.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ