- 31-08-2017 00:48
- 126
Son 10 günlük süreçte 3 önemli zafer ve bayramı bir arada kutluyoruz.
Malazgirt Zaferi
30 Ağustos Zafer Bayramı
Kurban Bayramı
Malazgirt savaşı, 1071 yılının 26 Ağustos tarihinde Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan’ın Bizans imparatoru Romen Diyojen’e karşı kazandığı ve Anadolu kapılarının Müslümanlara açıldığı tarihimizdeki önemli zaferlerden biridir.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın girişimiyle bu zafer ilk kez coşkulu bir şekilde kutlandı.
Malazgirt zaferinin kutlama etkinlikleri devam ederken bu kez ulu önder Atatürk’ün komutasındaki ordumuzun 1922 tarihinde Dumlupınar’da Büyük Taarruz’un zafer yıldönümü olan 30 Ağustos zafer bayramını kutluyoruz.
Bu iki ulusal bayramdan sonra şimdi de mübarek Kurban Bayramını idrak edeceğiz.
Bu yıl Cuma gününe denk gelen Kurban bayramınızı kutluyorum. Barış, kardeşlik ve yeni bir dirilişe vesile olmasını diliyorum.
***
Sevgili okurlar, dini bayramlarımız konusunda her yıl biraz geriye gidiyor ve yeri geldiğinde de geçmişe yönelik özlemimizi dile getiriyoruz.
Nerede o eski bayram kutlamaları lafını her yıl biraz daha derinden hissediyoruz.
Her yıl bir önceki yılı arıyoruz. Dini bayramlarımızın özünden gittikçe uzaklaşmanın getirdiği bir durumdur bu...
Herkes bunu dillendiriyor ve özlemini dile getiriyor.
Peki, eski bayramlardaki duyguyu, havayı, coşku, sevgi ve bağlılığı yakalamak için hangimiz ne yapıyoruz?
Ne gibi bir çaba sergiliyoruz?
Koskocaman bir hiç!
Maalesef bayramları artık tatil dönemi olarak görüyoruz.
Çoğu insan bayramlaşma yerine tatil yerlerine koşuyor!
Burada yaman bir çelişki var.
Bayramın özünden uzaklaşıyoruz bir de geçmişe özlem duyduğumuzu ifade ediyoruz.
Netice itibariyle toplum olarak geçmişe uymayan bir değişim ve dönüşüm yaşıyoruz.
***
Konumuza dönelim.
Müminlerin bayramı olarak tabir edilen Cuma günü Kurban bayramının ilk günü Aile bireylerini, komşuları, dost ve akrabaları unutmayalım.
Komşu veya mahalledeki fakir insanları ziyaret edelim bayramlarını kutlayalım. Zengin veya varlıklı psikolojisinden hiç olmazsa bu bayramda sıyrılalım.
Bayramı aslına uygun kutlayalım.
Mezarlıkları ziyaret edelim, keseceğimiz kurbanları muhtaç insanlara ulaştıralım.
Küskünleri barıştıralım, aile büyüklerini ziyaret etmeyi ihmal etmeyelim.
Bunları yapmazsak bayram günleri gittikçe dar bir alanda kutlanmaya başlanacak ve yakın zamanda aile bireyleri ile sınırlı hale gelecek.
Belki de çok geçmeden bayramlar hayatımızdan tamamen çıkacak.
Ona doğru bir gidiş var.
Bayramları sıkıcı bulanların sayısı gittikçe artıyor.
Bayram günlerinde sokaklarda bunu rahatlıkla hissediyorsunuz.
Dini bayramlar konusunda gidişat iyi değil.
***
Kurban bayramı deyince kasapları da es geçmeyelim.
Her yıl çok sayıda kasap veya kasap görünümlü şahıs kurbanlarla beraber bir yerlerini kesiyorlar.
Kurban bayramı süresince hastanelerin acil servislerinde bu tür vakalara sıkça rastlıyoruz.
İşin ehli olmayanlara kurban kestirmeyin.
Hijyen olmayan ortamlarda da kurban kesmeyin. Kurban kesip hayır işleyeyim derken, insanların sağlığını riske atmayalım.
Bir uyarımda aile ve çocuklarına
Bayram çocuklar için farklı anlamlar taşıyor. Günümüzde de bayramı hakkıyla yaşayanlar çocuklar
Ancak çocukların eğlence amaçlı olarak kullandığı torpil isimli paylayıcılar birçok çocuğun hastanelik olmasına sebep oluyor.
Her yılın birçok örneğini görüyoruz. Bakkallarda rahatlıkla satılan ve denetim dışı kalan torpil isimli bu patlayıcılar konusunda çocukları uyaralım.
Bu patlayıcılar çocuklarda kalıcı hasarlara yol açabiliyorlar.
Ebeveynler bu konuyu es geçmemeli.
***
Evet, sıcak bir yaz döneminden sonra Kurban bayramıyla birlikte sonbahar aylarına da adım atmış olacağız.
Bayramı bayram tadında kutlayalım.
Yazın sıcak havasını üzerimizden atalım!
Kurum müdürleri ve il idarecilerinden aktif bir sonbahar çalışması bekliyoruz.