- 15-07-2023 01:01
- 14-07-2023 17:29
- 2
Dinimiz İslam'ı kuşa benzetirsek; İman baş kısmını, ibadet ve muamelat da kanatları oluşturur.
İman olmadı mı gerisi teferruattır. Ahirette hiç bir işimize yaramaz ve Cehenneme girmemize engel olamaz.
Toplumumuzda ve de ülkemizde İman ve ibadet kısmen iyi olsa da muamelat yok denecek kadar azdır.
Ahlakı yozlaşma, insani ilişkiler, ticaret ahlakı, söylenen sözler, komşu ilişkisi ve daha niceleri hiçte iyi durumda değildir. Bu da Muamelatin iflas ettiği gerçeğidir.
İslam'ın halkla ilişkilere verdiği önemi topluma iyi anlatmak ve yozlaşan toplumu yani muamelat konusundaki eksikleri gidermek için İslam'ın Cami dışına da çıkması ve hayatın her alanında kendini his ettirmesi gerekir.
İslamiyet; toplumsal huzur için sosyal ,ve ekonomik alanda dengeyi sağlamayı hedefler.
Bunun içinde zenginden ihtiyaç sahiplerine Zekât vermeyi emreder.
Zekatı da zenginlerin bir lütfu olarak değil, bire en az yedi yüz katı kıyamete karşılığı Allah tarafından zenginlere verilmek üzere Allah'ın bir emri ve ihtiyaç sahibinin hakkıdır.
Yine Zekat; Kur'an'da Namaz ile beraber (130 ayette) anılır. Bu da İbadetin en önemli kısmı olan Namaz ve Muamelatin en önemli kısmı olan Zekâtın dinimizdeki önemini belirmektedir.
Hatta Hz. Ebubekir (Ra) "Namaz ile Zekât arasında ayırım yapan (Namaz kılıp zekât vermeyen) Savaşırım" demesi dikkate alınması gerekir.
Bediüzzaman;
"Evet Hayat-i içtimaiye-i beşeriyede havas ve avam, yani zenginler ve fakirler, muvazeneleri ile rahatla yaşarlar. O muvazenenin esası ise havas tabakasında merhamet ve şefkat aşağısında hürmet ve itaattır. (Sözler)
"Kur'an, birinci kelimeyi esasından "vucub-u zekat ile kal', eder tedavi eder. İkinci kelimenin esasını "hurmet-i rıba" ile kal' edip tedavi eder.
Evet, ayeti Kur'aniye alem kapısında durup riba'ya yasaktır der. "Kavga kapısını kapamak için banka kapısını kapayınız" diyerek insanlara ferman eder. Şagirtlerine girmeyiniz emreder." (Sözler)
Ülkemizde faizin tabana yayilma gayreti, bazı dinde bıhaber kişilerin "Faiz dünya gerçeği" deyip faizi meşrulaştırma çabaları ise çok üzücüdür.
Faiz bir dünya gerçeği değil, sömürü düzeninin yegane aracı ve insanları modern köle yapan sistemin adıdır.
Bakara suresi 275 ayet,:
"Faiz yiyenler ancak şeytanın çarparak sersemlettiği kimse gibi kalkarlar. Bunun sebebi onların alım satım da ancak faiz gibidir demeleridir. Halbuki Allah alım satımı helal faizi ise haram kılmıştır. Artık kime Allah'tan bir öğüt erişir de faizcılığı bırakırsa geçmişteki kendisinindir , durumunun takdiri Allah'a aittir. Kimde yine faizciliğe dönerse işte bunlar orada devamlı kalmak üzere cehennemliklerdir. (Diy. Meal)
Zekat sosyal dayanışma için ne kadar elzem ise Faiz de sömürgeci güçler için o kadar önemlidir.
İşte ülkemiz. Bütçenin büyük kısmı faize giderken, gerekli yatırımlar yapılamamaktadır.
Faiz ödemeleri için yüksek vergiler alınmakta bu da maliyeti artırarak fiyatların artmasına sebep olmaktadır.
Yüksek fiyatlar imalat sanayini vurmaktan, yabancı ile rekabet edememektedir.
Bu da üretimi durma noktasına getirmekte ve bunca imkânlara sahip ülkemiz de enflasyon, işsizlik ve hayat pahalılığına sebep olmaktadır.